Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/23381
Karar No: 2015/22492
Karar Tarihi: 17.12.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/23381 Esas 2015/22492 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/23381 E.  ,  2015/22492 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İzmir 1. İş Mahkemesi
    Tarihi : 19.01.2015
    No : 2014/434-2015/7

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davalı işverene ait işyerinde 05.02.2007-20.12.2010 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı mülga 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21 - 43 Esas, 2003/97 Karar ve 26.02.2003 tarihli kararında ayrıntıları açıklandığı üzere; kural olarak işe giriş bildirgeleri ve ücret ödeme bordroları sigortalının imzasını içermelidir. “Sigortalı, anılan belgeleri hile, hata veya manevi baskı altında imzaladığını ileri sürmemiş veya imzanın kendisine ait olmadığını ya da kesintisiz çalıştığını söylememiş ise”, birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve işyerinden yapılan kısmi bildirimler, sigortalının o işyerinde kesintili çalıştığına karine oluşturur. Bu karinenin, aksinin, ancak, eş değer de delillerle kanıtlanması gerekmekte olup tanık sözlerine değer verilemez.
    İnceleme konusu davada, davacının Kuruma bildirimleri ile uyumlu ve davacının imzasını içeren ücret bordroları ve puantaj kayıtları gözetilerek, davacının çalışmalarının her ay ayda 30 gün üzerinden gerçekleşmediği karinesinin bulunduğu, bu karinenin aksinin kurum kayıtlarına eşdeğer kanıtlarla ispat edilmesi gerektiği, tanık sözlerine itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davacı tanıkları dinlenmeden istemin reddine karar verilmiş ise de, bu karar eksik incelemeye dayalı bulunmuş olup, davacının ve işyerinde çalışan diğer sigortalıların, ücret bordrolarındaki ve puantaj kayıtlarındaki imzaların manevi ikrah altında attıklarını iddia etmeleri karşısında Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun yukarıda anılan içtihadının aksi çıkarımından yola çıkılarak Mahkemece, davacının gösterdiği deliller toplanmalı, tanıklar dinlenmeli ve davacıya ait imzaların manevi baskı altında atılıp atılmadığı belirlenmeli, ayrıca, davacının Kuruma (kısmi süreli) bildirimlerinin 20.09.2007-20.12.2010 tarihleri arasında gerçekleştiği, Kuruma eksik dahi olsa bildirimi bulunmayan 05.02.2007-19.09.2007 tarihleri arasındaki dönem yönünden davacı iddiasının esası bakımından araştırılmadığı anlaşılmakla, bütün dönemlere ilişkin davacı ve davalıların delilleri toplanıp gerekli araştırmalar yapılmalı, davacının çalışmasının süresi, ayda 30 gün üzerinden gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, davanın kamu düzenine ilişkin niteliği gereği inceleme sırasında gerekli görülen deliller resen araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı bulunan temyiz harcının isteği durumunda davacıya iadesine, 17.12.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi