Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18221
Karar No: 2020/3049
Karar Tarihi: 24.06.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/18221 Esas 2020/3049 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, mirasbırakanının mal kaçırmak amacıyla ikinci eşi ve diğer oğlu adına kayıtlı taşınmazları satın aldığını ve satışın iptali ile taşınmazların mirasçılar adına tescilini istemiştir. Ayrıca, mirasbırakanın bağışladığı taşınmazın saklı payının ihlali nedeniyle tenkis talebinde de bulunmuştur. Davanın usulden reddine ilişkin verilen karar bozulmuş, ancak yapılan yargılama sonucunda davanın kesin süre nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararda, 6100 Sayılı Kanun'un 150. maddesi ve 1086 Sayılı HUMK'un 428. maddesi üzerinde durulmuştur.
1. Hukuk Dairesi         2016/18221 E.  ,  2020/3049 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup yargılama aşamasında talep daraltılarak tenkis davasına dönüştürülmüştür.
    Davacı, mirasbırakan babası..."nin, mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak, adına kayıtlı taşınmazları ikinci eşi davalı ... ile onun önceki evliliğinden olan oğlu diğer davalı ..."a satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek satış işleminin iptali ile taşınmazların mirasçılar adına tescilini istemiştir. 04.04.2014 tarihli dilekçesi ile, mirasbırakanın 30 ada 658 parsel sayılı taşınmazını davalılara bağışladığını, saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek iptal tescil isteğinin yerine tenkis talep etmiştir.
    Davalılar, hak düşürücü sürenin geçtiğini, iddianın doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, "Oysa, 30.6.2011 tarihli oturumda davacı tarafın mazeret talebi mahkemece kabul edilmemiş, davalı taraf da davayı takip etmeyeceğini bildirmiştir. O halde, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HMUK"nun 409. maddesi hükmü uyarınca (6100 S. K."nun 150. m.d.) dosyanın işlemden kaldırılması, süresi içerisinde yenilenmediği takdirde açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. " gerekçesiyle bozulmuş olup, mahkemece bozma ilamına uyularak dosya işlemden kaldırılmış, süresi içerisinde yenilenmesiyle yeniden işleme konulmuş, yapılan yargılama neticesinde, her ne kadar bozma ilamına uyulmuş olsa da, bozma öncesi 30.06.2011 tarihli duruşmada usulen yapılmış bir hata olduğu ancak bu durumun davalılar lehine oluşan usulü kazanılmış hakkı ortadan kaldırmayacağı gerekçesiyle davanın kesin süre nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
    Dava dilekçesinde dava konusu taşınmazların ada- parsel numaralarının bildirilmesi yönünde 27.01.2011 tarihli celsede davacı vekili verilen kesin süre içerisinde 27.01.2011 tarihli dilekçesi ile ada - parsel numarasını bildirmiş, bildirilen numaraların mirasbırakan ile ilgisinin olmadığı anlaşılınca, davacı vekilinin 30.06.2011 tarihli dilekçe ile " mirasbırakan adına kayıtlı iken davalılara devredilen taşınmazların kayıtlarının ve devirlere ilişkin resmi senetlerin getirilmesini " talep ettiği, dolayısıyla davacı vekiline verilen kesin süre içerisinde ada- parsel numaralarının bildirildiği, parsellerin hatalı olduğunun anlaşılması üzerine, mahkemece tapu müdürlüğüne yazılan yazı sonucu murise ait olduğu anlaşılan 30 ada 658 parsel (ifraz öncesi 30 ada 113 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının geldiği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hak arama özgürlüğünün ihlalini teşkil edecek şekilde davanın usulden reddi doğru değildir.
    Davacının yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi