Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/589
Karar No: 2022/635
Karar Tarihi: 05.04.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40. Hukuk Dairesi 2021/589 Esas 2022/635 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
40. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
DOSYA NO: 2021/589
KARAR NO: 2022/635
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/12/2020
NUMARASI: 2019/442 (E) - 2020/815 (K)
DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ: 05/04/2022
Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle davalı ... şirketine karşı maddi tazminat istemiyle açılan davada mahkemece: "Davanın kısmen kabulüne, 37.765,82 TL sürekli iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dosya istinaf incelemesi için dairemize gönderildikten sonra davalı vekili dilekçesiyle; davacı ile sulh olunduğunu ve davanın konusuz kaldığını, davacı ile yapılan anlaşma gereği tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekâlet ücreti talebi de bulunmadığını, davadan feragat dilekçesi nedeniyle gereğinin yapılmasını istemiştir. Davalı vekilinin bu beyanı dışında, feragate veya sulhe ilişkin davacı vekilince dosyaya sunulmuş bir beyan bulunmadığı ve dolayısıyla davanın feragat nedeniyle reddinin mi, sulh nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığının mı, yoksa sulh sözleşmesinin onaylanmasının mı istenildiği belirgin olmadığı gibi, davalı vekilinin yargılama giderleri konusunda davalının sunduğu ibraname dışında davacı tarafça dosyaya sunulmuş bir beyan yahut belge de bulunmamaktadır. Bilindiği ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 313/1 maddesinde düzenlendiği üzere sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. HMK’nın 314. maddesinde sulhün hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. HMK’nın 315/1 maddesi ise “Sulh ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmünü amirdir. Ayrıca anılan Kanun'un 309/1 maddesinde, feragat ve kabulün dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı öngörülmüştür. Burada sözü edilen dilekçenin yahut beyanın muhatabı, dosyanın yargılamasını yapan yargı merciidir. Somut olayda olduğu üzere, haricen yapılan feragate ilişkin anlaşmanın (mahkeme dışı feragat), feragat eden tarafından mahkemeye bildirilmemesi halinde mahkemenin davadan feragat edildiğini kabul ederek karar vermesi olanağı yoktur. Mahkeme dışı feragat halinde yargılama kendiliğinden sona ermez. Yine, HMK’nın "Sulhun zamanı" başlıklı 314. maddesinin 1. fıkrasında sulhün, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, 7251 sayılı Kanun'un 30 md. ile eklenen 2. fıkrasında da; sulh, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosyanın kanun yolu incelemesine gönderilmeyeceği ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince sulh doğrultusunda ek karar verileceği öngörülmüştür. Anılan yasal düzenlemeler bağlamında somut olay ele alındığında Dairemizce HMK'nın 314/2 maddesi uyarınca sulh çerçevesinde sözleşmenin onaylanmasına veya sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına veya feragat nedeniyle davanın reddine dair ek karar verilmesi olanağı yoktur. Hal böyle olunca, belirtilen hususlarda taraf vekillerinin açıkça taleplerinin, ileri sürülen sulh sözleşmesinin kapsamının, sözleşme çerçevesinde ne şekilde karar verilmesinin istenildiğinin (ileri sürülen sulh sözleşmesinin onaylanması veya sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı) yahut feragat nedeniyle davanın reddinin istenilip istenilmediği ve bu ihtimalde yargılama giderleri konusunda karşılıklı talepleri belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi bakımından kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Kararın kaldırılma neden ve şekline göre davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf itirazları bu aşamada inceleme dışı bırakılmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı kabulü ile, yukarıda esas ve karar numarası belirtilen ilk derece mahkemesi kararının HMK'nin 353/1-a/6'ncı maddesi uyarınca kaldırılmasına, 2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf başvurusu için yatırılan karar ve ilam harcının istek halinde ilk derece mahkemesince yatıranlara iadesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinafa başvuranlar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf talep eden tarafından istinaf kanun yolu incelemesi için yatırılan gider avansının, yatıran tarafa iadesine, 7-İİK'nin 36/5. maddesi gereğince, istinaf sonucuna göre davalı ... (... Anonim Şirketi) tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, teminat mektubunun davalı ... (... Anonim Şirketi)'ne iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nin 353/1-a ve 362/1-g maddeleri uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 05/04/2022

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi