Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/507 Esas 2019/5809 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı ... Müdürlüğüne izafeten ... Orman İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Madencilik İnş. Su ve Petrol Ür. İth. San. ve Tic. AŞ aleyhine 09/09/2014 gününde verilen dilekçe ile kurum zararından kaynaklanan alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/07/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, kurum zararından kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı şirket adına Çevre ve Orman Bakanlığınca çeşitli tarihlerde alt yapı tesis alanı, pasa döküm alanı, enerji nakil hattı tesis alanı olarak kullanılmak üzere izinler verildiğini, ancak davalının bu izin sahalarına ilişkin 2008, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013 ve 2014 yıllarına ait her yıl ödenmesi gereken arazi izin bedellerini ödemediğini belirterek ödenmeyen arazi izin bedellerinin gecikme zammı ile birlikte tazminini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiş; duruşmalara da katılmamıştır.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporlarına itibar edilerek ödenmeyen arazi izin bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmiştir.
6831 sayılı Orman Kanunu’nun 16. maddesi ile Orman Sayılan Alanlarda Verilecek İzinler Hakkında Yönetmelik hükümlerinde kullanılacak arazi karşılığı ödenecek bedellere ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Anılan yönetmeliğin 64. maddesi “Bu Yönetmelik hükümlerine göre bedelli olarak verilen izinlerde, zamanında ödenmeyen bedeller için, izinlerin iptaline ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen oranda gecikme zammı alınır” şeklinde düzenlenmiştir.
Dosya kapsamından davalı şirkete verilen izinlere ilişkin taahhütnamelerde gecikme zammının ödenmesi öngörüldüğü ve izin bedellerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle ilgili izinlerin iptaline karar verildiği sabittir. Davacı vekili dava dilekçesi içeriğinde her yıl için ödenmeyen izin bedeli ile bu bedelin ödenmemesi nedeniyle temerrüt tarihinden itibaren işleyecek gecikme zammının da tahsilini talep etmiştir.
Şu durumda; mahkemece anılan yönetmelik hükümleri ve taahhüt senetlerindeki düzenlemeler dikkate alınarak her yıl için ödenmeyen izin bedelleri ve bu bedellere ilişkin temerrüt tarihinin hükümde açıkça gösterilmesi suretiyle her yıl için ödenmesi gereken izin bedellerinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeksizin ödenmeyen izin bedellerinin toplamı üzerinden hüküm kurulması ve hükmedilen miktara dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi doğru değildir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.