11. Ceza Dairesi 2017/2034 E. , 2020/6605 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Sahte fatura kullanmak, yasal defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
Katılan vekilinin 20/01/2015 havale tarihli temyiz dilekçesinin içeriği itibarıyla temyiz isteminin, sanık ... hakkında verilen beraat kararlarına yönelik olduğu anlaşılmakla, katılan vekili yönünden bu hükümlere hasren temyiz incelemesi yapılmıştır.
I-Sanık ... hakkında “2010 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçundan verilen beraat kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde:
İzmir Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı 1 No’lu Rapor Değerlendirme Komisyonu’nun 19/11/2012 tarihli ve 2012/156 sayılı komisyon mütalaasında, sanık hakkında “2010 takvim yılında sahte fatura düzenlemek“ suçundan mütalaa verildiğinin belirtilmesine karşın, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 25/04/2013 tarihli 2013/16364 Soruşturma ve 2013/6282 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında mütalaanın atıf yaptığı 01/11/2012 tarihli ve 2012-A-746/20 sayılı vergi suçu raporuna uygun olarak “2010 takvim yılında sahte fatura kullanmak“ suçundan açılan davaya devamla hüküm kurulduğu, ancak vergi suçu raporunda anlatılmasına rağmen, sahte fatura kullanmak suçundan usulüne uygun olarak verilmiş bir mütalaa bulunmadığı anlaşılmakla, 213 sayılı VUK"nın 367. maddesi gereğince “2010 takvim yılında sahte fatura kullanmak“ suçundan dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği vergi dairesi başkanlığından sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
II-Sanık ... hakkında “2009 ve 2010 takvim yıllarında yasal defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek“ suçundan verilen beraat kararlarına yönelik katılan vekilinin; sanık ... hakkında, “2010 takvim yılında sahte fatura kullanmak” ile “2009 ve 2010 takvim yıllarında yasal defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmek” suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanık müdafinin temyiz istemlerinin incelenmesinde:
Sanıklardan ... hakkında Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 935 038 0188 vergi kimlik numaralı mükellefi olarak madeni yağ ticareti işi ile iştigal etmekteyken, iş yerinde kaçak motorin satışı yapıldığını yönündeki ihbar üzerine gerçekleştirilen arama işleminde “2009 ve 2010 takvim yıllarında yasal defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri, vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydettiği” ve “2010 takvim yılında sahte fatura kullandığının” tespit edildiğinden bahisle başlatılan soruşturma sırasında, sanığın iş yeri ile amcası olan diğer sanık ...’ın ilgilendiğini bildirmesi üzerine her iki sanık hakkında da atılı suçlardan kamu davası açıldığı; sanıkların savunmalarında birbirlerini suçlayarak iş yeri ile diğer sanığın ilgilendiğini belirtmek suretiyle suçlamaları kabul etmemelerine karşın, sanıklardan ...’ın vergi incelemesi sırasında alınan beyanında şirket işleri ile kendisinin ilgilendiği yönünde beyanda bulunması ve arama işlemine ilişkin dosya içerisinde herhangi bir bilgi ve belge bulunmaması karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
1-Sanıkların iş yerinde ele geçirilen faaliyet konusu dışında kalan faturasız satışların kaydedildiği el defterleri, veresiye satış fişleri ve diğer belgelere, bir başka soruşturma kapsamında yapılan arama neticesi el konulduğunun dosya içeriğinden anlaşılması karşısında; genel hükümlere tabi bir suç ihbarı üzerine delil elde edilmesi amacıyla 5271 sayılı CMK uyarınca yapılan arama işlemi sonucunda, vergi suçunun da işlendiğini gösteren delillerin bulunması veya VUK"nin 147. maddesi hükmü karşısında, vergi suçuna ilişkin olmasına rağmen gecikmesinde sakınca bulunan hâllerin varlığı halinde, CMK hükümlerine göre arama işlemi yapılabileceği ve bu şartlarda yapılan arama sonucunda elde edilen delillerin hukuka uygun kabul edilebileceği, ancak dosya içerisinde bahse konu arama işlemine ilişkin bilgi ve belgelerin yer almaması nedeniyle, arama işleminin CMK uyarınca usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği anlaşılmakla; suça konu belgelerin ele geçirildiği soruşturma kapsamındaki arama, el koyma, şayet varsa ihbar tutanaklarının getirtilip incelenmek suretiyle delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olup olmadığının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanıklardan hangisinin iş yeri ile fiilen ilgilendiği hususunun dosya kapsamından net olarak anlaşılamaması nedeniyle, dosya içerisinde yer alan defter ve belgelerdeki yazıların sanıkların eli ürünü olup olmadığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması; gerekli görülmesi halinde kolluk araştırması yaptırılarak, suç tarihinde iş yerinin sanıklardan hangisi tarafından işletildiği, her iki sanığın da iş yeriyle fiilen ilgilenip ilgilenmediğinin tespitine çalışılması,
3-Sanık ...’ın işlediği iddia ve kabul olunan “2010 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçu yönünden;
a)Sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen şirketler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının dosyaya getirtilmesi, bu şirketlerin tamamının yetkilisi/yetkilileri hakkında “2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilmesi,
b)Faturaları düzenleyen şirket yetkilisi/yetkililerinin duruşmaya celbi ile CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması; sanıkları tanıyıp tanımadıkları, faturaların düzenlenmesi sırasında sanıklardan hangisiyle muhatap oldukları hususlarının ayrıntılı olarak sorulması,
Sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde sanık ... hakkında mahkûmiyet, sanık ... hakkında beraat kararları verilmesi,
4-Sanık ... yönünden kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafi ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.