Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/38 Esas 2020/1661 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/38
Karar No: 2020/1661
Karar Tarihi: 20.10.2020

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/38 Esas 2020/1661 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, belediye görevlilerine görevi kötüye kullanmaktan dolayı açılan dava sonucunda, sanıkların beraat kararı verilmiştir. Müştekinin davaya katılma hakkı bulunmadığından, temyiz istemi reddedilmiştir. Sanıklara yüklenen suçun kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu ve bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükümler bozulmuştur. Ancak, aynı kanun maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı düşmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 5320 sayılı Kanunun 8/1, CMUK'un 317, 321 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri.
9. Ceza Dairesi         2020/38 E.  ,  2020/1661 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Görevi kötüye kullanma
    Hüküm : Beraat


    Dosya incelendi:
    Müşteki ...’nın 26/10/2011 tarihli beyanıyla kamu davasına katılma talebinde bulunduğu halde bu konuda bir karar verilmemiş ise de Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/02/2017 gün, 2015/5-95 E. 2017/71 K. sayılı ve benzer nitelikteki kararları nazara alındığında; belediye tüzel kişiliğini temsil görevi olmayan ve belde halkından olma dışında başkaca bir sıfatı bulunmayan, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan doğrudan zarar görmeyen, müştekinin davaya katılma hakkı bulunmadığından temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi hükmü de gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin sanıklar müdafiinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazı ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Sanıklara yüklenen görevi kötüye kullanma suçunun kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e maddesine göre 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 26/10/2011 tarihli sorgu ile temyiz inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği, zamanaşımını kesen başkaca bir sebebin de bulunmadığı anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 20/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.