Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2021/1158
Karar No: 2021/2463
Karar Tarihi: 24.06.2021

Danıştay 13. Daire 2021/1158 Esas 2021/2463 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/1158
Karar No:2021/2463

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Petrol Ürünleri ve Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya, lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyeti yaptığının tespit edildiğinden bahisle, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 18. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 1240 sayılı Kurul kararının 5. maddesinin ikinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerine aykırılık nedeniyle Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi ile aynı fıkranın (f) bendi uyarınca 87.815,00-TL idarî para cezası verilmesine ve kendisine tanınan 15 günlük süre içerisinde aykırılığın giderilmediğinden bahisle Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına ilişkin ... tarih ve ... sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen ... tarih ve E:..., K:… sayılı kararda; davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde 10/09/2017-10/10/2017 tarihleri arasında motorin dönem başı stok miktarının 8.440,57 litre, dönem sonu stok miktarının ise 10.157,99 litre olduğu, aynı tarih aralığında toplam 43.506 litre motorin dolumu yapıldığı, satış raporları bölümünde toplam 43.625,05 litre motorin satışı yapıldığı, bu şekilde otomasyon sistemindeki alış-satış kayıtları ile ödeme kaydedici cihaz satış kayıtları arasında fark olduğu hususlarının tutanakla sabit olduğu, tespite konu fatura, rapor ve sair belgenin dosyada mevcut olduğu, otomasyon sisteminin denetime konu inceleme döneminde sağlıklı çalışmadığı, davacı şirketçe otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde bayilik faaliyetinde bulunulduğu;
Davacı şirket tarafından ... tarihli mevzuat değişikliği ile şirketlerinin lehine düzenlemeler yapıldığı iddia edilmekte ise de, somut olay bakımından dava konusu fiilin 14/03/2019 tarih ve 8487-3 sayılı Kurul kararında sayılan düzeltilebilir fiiller arasında olmadığı, idarî para cezasına ilişkin değişikliğin de denetim tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre daha yüksek miktarda idarî para cezasını içerdiği anlaşıldığından, davacı şirketin bu yöndeki iddiasının yerinde olmadığı;
Bu durumda, 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde tespit edilen hususlarla ilgili soruşturmanın usulüne uygun yapıldığı ve davacı şirketçe otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde bayilik faaliyetinde bulunularak mevzuata aykırı hareket edildiği anlaşıldığından, idarî para cezası verilmesi ve davacı şirkete tanınan 15 günlük süre içerisinde söz konusu aykırılığın giderilmediğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına ilişkin Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce; piyasada faaliyet gösteren bayilik lisansı sahiplerinin, dağıtıcıların, akaryakıt istasyonlarında kurmakla yükümlü oldukları istasyon otomasyon sistemine izinsiz müdahele edemeyecekleri, stok hareketleri ve akaryakıt alım satım işlemlerinin elektronik ortamda, günlük olarak izlenebilmesini teminen istasyonlarında kurulu olan otomasyon sisteminin güvenliğinden sorumlu oldukları ve istasyon otomasyon sisteminin çevrim içi olmayan yerlerinde (tank, pompa v.s) akaryakıt satışı ve dolum yapamayacakları, buna aykırı fiilde bulunduğu tespit olunan bayilik lisansı sahiplerine 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca idarî para cezası verilebileceği;
5015 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki kuralın, lisans sahiplerinin genel nitelikli hak, kısıtlama ve yükümlülüklerine ilişkin olduğu, anılan maddenin birinci ve ikinci fıkrasının, lisans sahiplerine, lisans hangi faaliyete (rafinerici, taşıma, iletim, bayilik v.b) ilişkin olarak verilmişse, sadece buna ilişkin alanda piyasa faaliyetinde bulunabilecekleri ve bu hakkın lisansta kayıtlı hususlar dahilinde kullanılabileceğine ilişkin koşulları düzenlediği;
Bu itibarla, dava konusu idarî para cezasının tesis edilmesine sebep olan olayın, bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait istasyonda otomasyon sisteminin sağlıklı ve düzenli çalışmaması, akaryakıt dolum ve satışlarının otomasyon sistemine tam yansımaması olduğu, davacı şirkete "sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi" fiilinin karşılığı olan idarî para cezasının verildiği; ancak, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerden bayilik faaliyetinin usulüne uygun yürütülmediğinin açık olduğu, bu kapsamda davacı şirkete idarî yaptırım uygulanması mümkün ise de, davacı şirkete isnat edilen, "lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyetinde bulunulması" fiilinin karşılığının, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde idarî yaptırım olarak belirlenmediği anlaşıldığından, lisansın verdiği haklar dışında faaliyetin yürütüldüğünün kabulü ile 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca verilen idarî para cezasında ve mevzuata aykırı bu durumun devam ettiğinden bahisle piyasa faaliyetlerinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi'nin davanın reddi yolundaki kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.


TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yürürlüğe girmiş kanunların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış hukuksal durumlara etkili olmamasının hukukun genel ilkelerinden olduğu, dava konusu işlemin hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının Dairemiz kararında belirtilen gerekçelerle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde, 10/09/2017-10/10/2017 tarihleri arasında istasyon otomasyon sistemi verilerinden, motorin dönem başı stok miktarının 8.440 litre, dönem sonu stok miktarının ise 10.157 litre olduğu, aynı tarih aralığında toplam 43.506 litre motorin dolumu yapıldığı, satış raporları bölümünde toplam 43.625 litre motorin satışı yapıldığı, ödeme kaydedici cihaz kayıtlarından ise toplam 66.691,90 litre motorin satışı yapıldığı, 04/10/2017 ve 07/10/2017 tarihlerinde satış olduğu hâlde 3 adet ödeme kaydedici cihazdan Z raporu alınamadığı tespit edilmiştir.
Anılan tespitlerle ilgili olarak davacı şirket hakkında doğrudan soruşturmaya başlanmış, hazırlanan soruşturma raporu davacı şirkete tebliğ edilerek anılan raporda belirtilen hususlarla ilgili yazılı savunma yapılması gerektiği; ayrıca, söz konusu aykırılıkların 15 gün içerisinde giderilmemesi hâlinde piyasa faaliyetlerinin geçici olarak durdurulabileceği veya lisansın iptal edilebileceği ihtar edilmiştir.
Davacı şirket tarafından Kurum'a sunulan yazılı savunmada, otomasyon sisteminin sağlıklı bir şekilde çalıştığı, istasyonda mevzuata aykırı hiçbir durumun bulunmadığı, soruşturma raporundaki otomasyon sisteminin sağlıklı çalışmadığı yönündeki değerlendirmede isabet bulunmadığı, istasyonun kırsal kesimde yer aldığı, sık sık elektrik ve internet kesintisi yaşandığı, jeneratörün devreye girmemesi nedeniyle bazen pompadan yapılan satışların otomasyon sistemine yansımadığı, bu durumun geçici olduğu, bu yönde bir sıkıntı olmadığı sürece otomasyon sisteminin düzgün çalıştığı, sık sık istem dışında yaşanan arızalar nedeniyle şirketlerinin sorumlu tutulmaması gerektiği ifade edilmiştir.
Dava konusu Kurul kararı ile bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde, istasyondaki otomasyon sistemi doğru ve sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt hareketine konu eylem gerçekleştirildiğinin tespit edildiği ve bu fiilin mevzuata aykırı olduğundan bahisle, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi ile aynı fıkranın (f) bendi uyarınca 87.815,00-TL idarî para cezası verilmesine ve davacı şirkete tanınan 15 günlük süre içerisinde aykırılığın giderilmediğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir.
Davacı şirket tarafından, söz konusu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun "Lisans sahiplerinin temel hak ve yükümlülükleri" başlıklı 4. maddesinde,
"Lisans, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konularda taahhütlere girişilmesi haklarını verir.
Lisans ile tanınan haklar; bu Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılır. ..." kuralına yer verilmiştir.
5015 sayılı Kanun'un dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi" hâlinde sorumlulara üç yüz elli bin Türk Lirası idarî para cezası verileceği belirtildikten sonra, anılan fıkranın (f) bendinde, 4. maddenin dördüncü fıkrasının (l) bendi kapsamındaki ihlâller hariç olmak üzere bayiler için (e) bendinde yer alan cezanın beşte birinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
Anılan Kanun'un 19. maddesinin yedinci fıkrasında ise, "Yukarıda belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere uymayanlara Kurumca bin beş yüz Türk Lirasından yetmiş bin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir." kuralı yer almıştır.
5015 sayılı Kanun'un dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan "İdarî yaptırımlar" başlıklı 20. maddesinin birinci fıkrasında, "Lisans sahibi kişiler hakkında, bu Kanun'a, bu Kanun'a göre yürürlüğe konulmuş yönetmeliklere, Kurum'un yazılı talimatlarına veya lisanslarına kayıtlı hususların herhangi birine riayet edilmediği takdirde, Kurum tarafından ön araştırma veya soruşturma başlatılır. Ayrıca, ilgiliye onbeş gün içerisinde aykırılıkların giderilmesi, aksi hâlde bahse konu piyasa faaliyetlerinin geçici bir süre için durdurulabileceği veya doğrudan doğruya iptal yaptırımının uygulanacağı ihbar edilir. Bu ihbara rağmen onbeş günlük sürenin bitiminde aykırılıklar giderilmezse, Kurum piyasa faaliyetini otuz günden az yüzseksen günden çok olmamak üzere geçici olarak durdurur. Geçici durdurma süresince, tehlikeli eylemin veya kötüniyetin veya ürünlerde zarar oluşmasının önlenmesi ile faaliyetin durdurulmasına neden olan durumun ortadan kaldırılmasına ilişkin faaliyetler dışında hiçbir piyasa faaliyeti yapılamaz. Lisans iptalleri Kurum'ca yapılacak soruşturma neticesine göre karara bağlanır." kuralı yer almıştır.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun "Kanunîlik ilkesi" başlıklı 4. maddesinde,
"Hangi fiillerin kabahat oluşturduğu, kanunda açıkça tanımlanabileceği gibi; kanunun kapsam ve koşulları bakımından belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin genel ve düzenleyici işlemleriyle de doldurulabilir. Kabahat karşılığı olan yaptırımların türü, süresi ve miktarı ancak kanunla belirlenebilir." kuralına yer verilmiştir.
06/07/2007 tarih ve 26574 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Petrol Piyasasında Dağıtıcı Lisansı Sahiplerinin Bayi Denetim Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki 27/06/2007 tarih ve 1240 sayılı Kurul Kararı'nın "İstasyon Otomasyon Sistemine İlişkin Usul ve Esaslar" başlıklı 5. maddesinin ikinci fıkrasında,
"(2) Bayilik lisansı sahibi,
a) Akaryaklt istasyonlarında kurulu olan istasyon otomasyon sisteminin güvenliğinden sorumludur.
b) İstasyon otomasyon sistemine izinsiz müdahalede bulunamaz.
c) İstasyon otomasyon sistemi çevrim içi olmayan yerlerde (tank, geçici tank, pompa vs.) akaryakıt hareketine konu eylem (satış, dolum vs.) gerçekleştiremez.
ç) Satışlarıyla ilgili dağıtıcısının talep ettiği her türlü belgeyi 5 gün içinde ibraz eder.” kuralı yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
1. Temyizen incelenen Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacı şirkete 87.815,00-TL idarî para cezası verilmesine dair kısmı yönünden davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile anılan Mahkeme kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının incelenmesi;
5326 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan kuralına göre, kanunda veya idarenin genel ve düzenleyici işlemlerinde tanımlanabilen kabahatin karşılığı olan idarî yaptırımın ve miktarının mutlaka ilgili kanununda belirtilmiş olması, ilgilisine de bu kabahatinin karşılığı olan idarî yaptırımın uygulanması gerekmektedir. Dolayısıyla, idarî yaptırım uygulamaya yetkili idareler tarafından, yaptırım kararı alınmadan önce mevzuata aykırı fiilin ne olduğu ve kanunun hangi maddesinin ihlâl edildiği tereddüde yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve bundan sonra fiilin karşılığı olan kanunda belirtilen idarî yaptırımın uygulanmasına karar verilmelidir. Başka bir anlatımla fiil ile uygulanan idarî yaptırım örtüşmeli ve ilgilisine kanunda karşılığı olmayan veya fiil ile örtüşmeyen bir idarî yaptırım uygulanmamalıdır.
5015 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki düzenlemenin, lisans sahiplerinin genel nitelikli hak, kısıtlama ve yükümlülüklerine ilişkin olduğu; anılan maddenin birinci ve ikinci fıkralarında, lisans sahiplerine, lisans hangi faaliyete (rafinerici, dağıtıcı, işleme, bayilik v.b) ilişkin olarak verilmişse, sadece buna ilişkin alanda piyasa faaliyetinde bulunabilecekleri ve lisans ile tanınan hakların 5015 sayılı Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılacağının belirtildiği görülmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davalı idarece, bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde, lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek istasyondaki otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt hareketine konu fiil gerçekleştirilmek suretiyle, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca "sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterildiği" gerekçesiyle dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu Kurul kararına dayanak teşkil eden 5015 sayılı Kanun'un -dava konusu işleme ilişkin fiil tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan- 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinde, lisans sahiplerinin kendilerine verilen lisansta belirtilen faaliyet konuları ve tanınan haklar dışında başka bir konuda ve alanda piyasa faaliyetinde bulunulması hâlinde uygulanacak idarî para cezasına ilişkin bir düzenleme olduğu görülmektedir.
Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 18. maddesinde, lisansın, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konuda taahhütlere girişilmesi haklarını verdiği ve lisansla tanınan hakların, ilgili mevzuatta kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşuluyla kullanılabileceği açıklandıktan sonra, 37. maddesinde bayilik lisansı kapsamında yürütülecek faaliyetlere yer verilmiş; 38. maddesinde ise, bayilik lisansı sahiplerinin yükümlülüklerinin neler olduğu belirtilmiştir.
Bu kapsamda, lisans ile tanınan hakların, 5015 sayılı Kanun'un, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların bir bütün olarak dikkate alınması suretiyle belirlenmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya isnat edilen "lisans ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek istasyondaki otomasyon sistemi sağlıklı çalışmadığı hâlde akaryakıt hareketine konu eylem gerçekleştirilmesi" fiilinin, 5015 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarının ihlâli anlamına geleceğinin kabulü ve davacıya 5015 sayılı Kanun'un 4. madde hükümlerini ihlâl ettiğinden bahisle aynı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca ceza verilmesi mümkün değildir.
Zira, anılan hükümlerin bu şekilde yorumlanması, ikincil düzenlemelerde yer alan herhangi bir yükümlülüğün ihlâli hâlinde, piyasada faaliyet gösteren lisans sahiplerinin 5015 sayılı Kanun'un 4. maddesini ihlâl etmiş olacağı ve tümüne 19. maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca ceza verilmesi gerekeceği anlamına gelecektir ki, bu durum 19. maddenin düzenlenme biçimi ve amacıyla çelişeceği gibi, kanunilik ilkesine de aykırılık oluşturacaktır.
Bunun yanında, 5015 sayılı Kanun'un 19. maddenin yedinci fıkrasının dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan hâlinde, maddede belirtilenlerin dışında kalan, ancak bu Kanun'un getirdiği yükümlülüklere aykırı davranılması durumunda ne şekilde ceza verileceği kurala bağlanmış olduğundan, ikincil mevzuatın ihlâli hâlinde verilecek olan idarî para cezası miktarının tayininde 5015 sayılı Kanun'un 19. maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendinin mi yoksa anılan Kanun'un 19. maddenin yedinci fıkrasının mı uygulanacağı şeklinde bir belirsizlik doğacaktır ki, bu durum da kanunîlik ilkesine aykırılık teşkil edecektir.
Bu durumda, sahip olduğu lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterdiğinden bahisle davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile anılan Mahkeme kararının, davacı şirkete idarî para cezası verilmesi yönelik kısmının kaldırılarak dava konusu işlemin bu kısmının iptaline yönelik temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.
Öte yandan, davalı idarece, fiil tarihi itibarıyla yürürlükte olan mevzuat kuralları dikkate alınmak suretiyle davacı şirket hakkında yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilebileceği açıktır.
2. Temyizen incelenen Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacı şirkete tanınan 15 günlük süre içerisinde aykırılığın giderilmediğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına dair kısmı yönünden davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile anılan Mahkeme kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının incelenmesi;
Bayilik lisansı ile faaliyet gösteren davacıya ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde tespit edilen hukuka aykırılıklarla ilgili olarak doğrudan soruşturmaya başlanmış ve hazırlanan soruşturma raporu davacıya tebliğ edilerek yazılı savunması talep edilerek, söz konusu aykırılığın 15 gün içerisinde giderilmemesi hâlinde piyasa faaliyetlerinin geçici durdurulabileceği veya lisansın iptal edilebileceği ihbar edilmiştir.
Dava konusu Kurul kararı ile davacı şirket tarafından Kurum'a sunulan yazılı savunmada, soruşturma raporunda yer verilen aykırılıkların giderildiğine dair herhangi bir somut bilgi ve belge sunulmadığı ve mevzuata aykırılık durumunun devam ettiğinden bahisle davacı şirketin piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi'nce, dava dosyasında mevcut olan tespitlere göre bayilik faaliyetinin usulüne uygun yürütülmediği; ancak, davacıya isnat edilen, "lisansı ile tanınan haklar dışında faaliyet göstererek otomasyon sistemi sağlıklı çalışmamasına rağmen bayilik faaliyeti yapılması" fiilin karşılığının 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinde idarî yaptırım olarak belirlenmediği, lisansın verdiği haklar dışında faaliyetin yürütüldüğünün kabulü ile 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca verilen idarî para cezasında ve mevzuata aykırı bu durumun devam ettiğinden bahisle piyasa faaliyetlerinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek, dava konusu işlemin bu kısmının iptaline karar verilmiştir.
Dairemizin 07/04/2021 tarihli ara kararı ile davalı idareden, "davacıya ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetime ilişkin otomasyon dökümlerinin ve dava konusu Kurul kararı ile 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca mevzuata aykırılık durumu devam ettiğinden bahisle davacının piyasa faaliyetlerinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına karar verildiğinden, belirtilen mevzuata aykırılık durumunun devam ettiğine ilişkin herhangi bir tespitin yapılıp yapılmadığının, eğer tespit yapılmışsa ayrıntılı olarak açıklanmak suretiyle buna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine" karar verilmesi üzerine, davalı idarece, 20/05/2021 tarih ve 79598 sayılı yazı ile verilen cevapta, davacı şirkete gönderilen savunma istemi yazısında, mevzuata aykırılığın 15 gün içerisinde giderilmesinin ve sonucunun Kurum'a ibraz edilmesinin istendiği, aksi takdirde yapılmakta olan piyasa faaliyetinin geçici bir süre için durdurulabileceği veya lisansın doğrudan iptal edilebileceğinin belirtildiği, davacı şirket tarafından verilen yazılı savunmada aykırılığın giderildiğine dair herhangi bir somut bilgi ve belgenin sunulmadığı, davacı şirketin akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetime ilişkin hazırlanan soruşturma raporu ve davacı şirketin yazılı savunması değerlendirildiğinde, davacı şirketin 01/01/2019–12/02/2019 tarihlerine ait Kurum'a bildirilen otomasyon sistemi verileri kontrol edildiğinde, davacı şirket tarafından soruşturmaya konu aykırılıkların giderilmediği tespit edildiğinden, piyasa faaliyetlerinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına karar verildiği belirtilerek, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 10/10/2017 tarihinde yapılan denetime ilişkin otomasyon sistemi kayıtları gönderilmiştir.
Öte yandan, Dairemizin anılan ara kararı ile davacıdan, "Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Denetim Dairesi Başkanlığı'nın ... tarih ve … sayılı işlemi ile tebliğ edilen ... tarih ve … sayılı soruşturma raporunda ileri sürülen mevzuata aykırılığın giderilmesine yönelik herhangi bir girişimde bulunulup bulunulmadığının, bu konuda bir girişimde bulunulduysa buna ilişkin bilgi ve belgeler ile on beş (15) gün içerisinde aykırılığın giderildiği ve sonucunun Kurum'a ibraz edildiğine ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine" karar verilmesi üzerine, davacı şirketçe, 31/05/2021 tarihli yazı ile verilen cevapta, 10/10/2017 tarihinde yapılan denetimde istasyondaki otomasyon sisteminin doğru ve sağlıklı çalışmadığının tespit edilmesi üzerine, şirketlerince 12/10/2017 tarihi itibarıyla otomasyon sistemindeki arızanın giderilmesinin sağlandığı, durumun davalı idareye bildirilmesi üzerine faaliyet izni verildiği belirtilmiştir.
Bu durumda, davacı şirket tarafından, soruşturmaya konu aykırılıkların, dava konusu işlem tesis edilmeden önce giderilerek piyasa faaliyetine başlanıldığı anlaşıldığından, davacı şirkete tanınan 15 günlük süre içerisinde söz konusu aykırılıkların giderilmediğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 20. maddesinin birinci fıkrası uyarınca piyasa faaliyetinin 30 gün süreyle geçici olarak durdurulmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile anılan Mahkeme kararının bu kısmının kaldırılarak dava konusu işlemin iptaline yönelik temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen GEREKÇELERLE ONANMASINA,
3. Davalı harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırılan toplam …-TL harcın istemi hâlinde davalıya iadesine,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın .... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 24/06/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi