16. Hukuk Dairesi 2020/1807 E. , 2020/2443 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 116 ada 27 parsel sayılı 1.134,52 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 2015/2016 payı ... adına, 1/2016 payı ise iştiraken ... ve arkadaşları adına olacak şekilde tespit ve hükmen tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, tapu iptali ve tescil istemiyle davalı ... aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; davacı ... tarafından temyiz edilen hüküm, Dairemizin 07.05.2019 tarih, 2016/8727 Esas, 2019/3395 Karar sayılı ilamı ile onanmış olup, bu kez davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Mahkemece, davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13/B-b maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğu, bu maddeden istifade edebilmek için tapu dışı sözleşmenin tespitten önce yapılması gerektiği, davacının dayandığı senedin tespitten sonra yapıldığı, bu kapsamda anılan yasa hükmünün uygulanmasına olanak bulunmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmadığı gibi, yapılan araştırma ve inceleme de hüküm vermeye yeterli değildir. Davacı dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında, açıkça kadastro öncesi nedene dayandığını bildirmiş olup, her ne kadar dosyaya tarihi itibariyle tespit sonrası yapıldığı anlaşılan adi yazılı bir sözleşme sunmuş ise de, bu sözleşmeyi taşınmazı kadastrodan sonra davalıdan satın aldığını ileri sürmek için değil, taşınmazın kadastro öncesinde de kendisine ait olduğunu davalının da kabul ettiğini göstermek amacıyla sunduğunu bildirmiştir. Öte yandan, çekişmeli taşınmazın tespitinin tapu kaydına dayalı olarak yapıldığı anlaşılmakta olup, taşınmazın aynına ilişkin iş bu davalarda iddia ve savunmanın tespiti bakımından taşınmaz başında keşif yapılması zorunlu olduğu halde, davacının dava dilekçesinde bildirdiği delilleri toplanmaksızın ve keşif deliline de dayanmasına rağmen taşınmaz başında keşif yapılmaksızın ve tespite esas tapu kayıtları getirtilip uygulanarak kayda dayalı hakkın kime ait olduğu belirlenmeksizin, salt senet tarihi esas alınarak hüküm tesis edilmesi isabetsizdir. Çekişmeli taşınmazın hükmen tescil edildiği anlaşılmakta ise de, hükmen tescile esas Kadastro Mahkemesi dosyasında Yalman soyadlı davacılar ile davalı ... arasında dava görüldüğü, davacı ...’ın bu dosyaya taraf olmadığı anlaşılmakla, Kadastro Mahkemesi kararının davacı açısından bağlayıcı olmayacağı kuşkusuzdur. Davacı baştan beri çekişmeli taşınmazın kadastro öncesinden beri kendisine ait olduğunu iddia etmekte olup, mahkemenin kabulünün aksine davalıdan satın almaya dayanmamaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın tespitine esas tapu kayıtları tesislerinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte getirtilerek dosya keşfe hazır hale getirtilmeli, bundan sonra mahallinde keşif yapılarak tapu kayıtları uygulanmalı, çekişmeli taşınmazın kayıtların kapsamında kaldığının anlaşılması halinde, kayda dayalı hakkın kime ait olduğu, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda hakkın satış, bağış, takas v.s gibi bir yolla kayıt malikinden başka birine geçip geçmediği; kayıt kapsamı dışında kalması halinde ise, öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde geçtiği hususları saptanarak iddia ve savunmalar doğrultusunda tüm deliller toplandıktan sonra hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, keşif yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekirken, onandığı anlaşılmış olup, karar düzeltme isteminin bu nedenlerle kabulü ile Dairemizin 07.05.2019 tarih, 2016/8727 Esas, 2019/3395 Karar sayılı onama kararının ortadan kaldırılmasına ve hükmün yukarıda belirtildiği şekilde BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 30.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.