22. Hukuk Dairesi 2017/29477 E. , 2019/7388 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalı ... Mühendislik İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde operatör olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı şirket davacının ... Fuar alanı şantiyesinde vasıfsız işçi olarak çalıştırıldığını, işin süreli olduğunu, davacıya 05.01.2015 tarihinde 607,00 TL ödendiğini bu miktarın içinde ihbar tazminatının da bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davacı vekili ile davalı ... Mühendislik İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışma ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Öte yandan, yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar açısından da geçerlidir.Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davacı tanıklarının anlatımı doğrultusunda hazırlanan bilirkişi raporuna göre davacının fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretleri hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, dinlenen davacı tanıklarının ikisi de husumetli tanık olup, davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasında salt husumetli tanık anlatımına itibar edilerek sonuca gidilmesi mümkün değildir. Dosya kapsamında, davacının fazla çalışma hafta tatili çalışması ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını ispata yönelik başka bir bilgi veya belge bulunmamaktadır. Hal böyle iken davacının fazla çalışmave ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını ispatlayamadığı göz önüne alınarak fazla çalışma ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme yapılarak bu taleplerin kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
3-Somut uyuşmazlıkta davacı dava dilekçesinde hafta tatili ücreti talep ettiği halde, mahkemece bu konuda olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmediği tespit edilmiştir. Davacının hafta tatili ücreti ile ilgili herhangi bir karar verilmemesi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesine açıkça aykırı olup, bozma sebebidir.
Açıklanan sebeplerle, tarafların bu yöndeki temyiz itirazının kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir.Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 02.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.