4. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8637 Karar No: 2020/1235 Karar Tarihi: 20.01.2020
Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2019/8637 Esas 2020/1235 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, tehdit ve hakaret suçlarından mahkumiyet vermiştir. Ancak, suç tarihine göre 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenen hakaret suçunun uzlaşma kapsamında bulunmadığı anlaşılmıştır. Yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden uzlaştırma önerisinde bulunulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, eksik ceza tayini, zincirleme suç hükümleri uygulanması ve tekerrür hükmünün yanlış uygulanması nedeniyle mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrası, TCK'nın 106/1. maddesi, 125/2-1 maddesi, 43/1. maddesi, ve CMUK'nın 321. ve 326/son maddeleri yer almaktadır.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret suçunun ise, suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden de uzlaştırma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 2-Kabule göre de; a-Tehdit suçundan hüküm kurulurken uygulanan Kanun maddesinin "106/1-1. cümle" yerine, "125/2-1" olarak belirlenerek temel cezanın 6 ay hapis cezası yerine 3 ay hapis cezası olarak tayini ile artırım ve indirimlerin yapılması neticesinde sanık hakkında eksik ceza tayin edilmesi, b-TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanabilmesi için, bir suç işleme kararıyla, değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi gerekli olup, sanığın, araya belli bir zaman aralığı girmeksizin aynı eylemin devamı niteliğindeki sözlerinden dolayı hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanarak fazla ceza tayini, c-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlardan Bursa 3. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2012/178 Esas sayılı ilamı ile basit yaralama suçundan verilen erteli 5 ay hapis cezasına ilişkin hükmün tekerrüre esas alınması gerekirken; Bursa 10. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/696 Esas sayılı ilamının kesinleşme tarihinin suç tarihinden sonraki bir tarih olması nedeni ile tekerrüre esas olamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak BOZULMASINA, bozma sonrası tehdit suçundan kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.