11. Hukuk Dairesi 2019/353 E. , 2019/7313 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 23/10/2017 tarih ve 2016/417 E.- 2017/381 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 04/10/2018 tarih ve 2018/294 E.- 2018/1012 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 2001/28265 numaralı “EMİN+ŞEKİL”, 2013/01227 ve 2011/119925 numaralı “EMİN” ibarali 29. sınıf emtiaları kapsayan markaların sahibi olduğunu, davalı şahsın 2015/101313 numarası ile 29, 30 ve 35 sınıf mal/hizmetleri kapsayan “EMİN ALTUNIŞIK+ŞEKİL” ibareli markanın adına tescili için davalı Kuruma başvuruda bulunduğunu, davalı şirketin başvurusuna karşı yaptıkları itirazın nihai olarak YİDK’in 02/09/2016 tarih 2016-M-8949 sayılı kararı ile reddedildiğini, markalar arasında 29. sınıftaki “Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Bulyonlar” emtiaları ve bu emtiaların 35. sınıftaki satış hizmetleri yönünden 556 sayılı KHK 8/1-b anlamında iltibas tehlikesi bulunduğunu, markalar arasında karıştırılma ve bağlantı kurulma ihtimalinin olduğunu, tüketici nezdinde markalar arasında ekonomik bağ olduğunun düşünülebileceğini, mal/hizmetler arasında ayniyet ve ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğundan 556 sayılı KHK 42. maddesindeki hükümsüzlük koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, YİDK’in 02/09/2016 tarih 2016-M-8949 sayılı kararının davalı şahsın tescil başvurusunu yaptığı markada bulunan 29. sınıftaki “Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Bulyonlar” emtiaları ve bu emtiaların 35. sınıftaki satış hizmetleri yönünden iptaline, anılan mal ve hizmetler yönünden 2015/101313 numaralı davalı şahıs markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, markalar arasında karıştırılacak kadar fonetik, okunuş ve genel intiba olarak benzerlik bulunmadığını, markalardaki ortak unsur olan “EMİN” ibaresinin ayırt ediciliğinin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının “EMİN ALTUNIŞIK+ŞEKİL” ibareli başvurusuyla davacının “EMİN+ŞEKİL” esas ibareli tescilli markaları arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin davalı başvuru markasını gördüğünde derhal ve hiç düşünmeden davacıya ait tescilli markalarından farklı bir marka olduğunu algılayabileceğini, başvuru konusu işaret ile davacı markası arasında işletmesel bağlantılandırmayı tesis eden herhangi bir unsurun bulunmadığı, gerek bütünsel ve gerekse içerisinde bulunan unsurlar itibariyle başvuru konusu işaretin davacı markasını sunan işletmeyle idarî ve ekonomik anlamda bağlantılı bir işletme tarafından piyasaya sunulduğu biçimde bir algılama oluşturmasının mümkün olmadığı, 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında iltibas koşulu oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.