Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39385 Esas 2018/100 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/39385
Karar No: 2018/100
Karar Tarihi: 16.01.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39385 Esas 2018/100 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/39385 E.  ,  2018/100 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalıya çeşitli tarihlerde borç para verdiğini, 27.10.2010 tarihli sözleşme ile davalı tarafından verilen borcun altı ay sonra ödeneceğinin taahhüt edildiğini, ancak borcun davalı tarafından geri ödenmemiş olduğunu ileri sürerek ve fazlaya dair haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 5.000,00.-TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davacı yana borcu bulunmadığını, davacının kayın pederi olup, sözü edilen sözleşmenin kendisi tarafından evliliğini kurtarmak gayesiyle boşa imza edilerek davacıya teslim edilen kağıdın sonradan davacı tarafından doldurulmak suretiyle borç ikrarı ve ödeme taahhüdü içeren bir evrak haline getirildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, ispat külfetinin davacıya ait olup, iddianın ispatlanamadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, karz akdi niteliğindeki belgeye dayalı alacak isteğine ilişkindir. Davacı, davaya konu 27.10.2010 tarihli belgeye göre davalıya borç verdiğini ileri sürmüş, davalı, belgeyi başka nedenle boş olarak imzaladığını, üst kısmının sonradan doldurularak borç belgesi yapıldığını, davacıya borcunun olmadığını savunmuştur Mahkemece davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davaya konu belge altındaki imzanın davalıya ait olduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince açığa imza atan sonucuna katlanır. Belgenin anlaşmaya aykırı doldurulduğu hususunun davalı tarafından aynı kuvvetteki delillerle ispatlanması gerekir. Davalı, dosya kapsamındaki delillerle iddiasını ispatlayamamıştır. Öyle olunca mahkemece, varsa davalıya yemin delili hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile ispat külfeti ters çevrilerek yazılı şekilde davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.