10. Ceza Dairesi 2019/5588 E. , 2020/408 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Sııç Tarihleri : 22/12/2007, 14/01/2008, 13/03/2008
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER :
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan samklar hakkında Van 3. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucu 23.10.2012 tarihinde 2009/334 esas ve 2012/558 karar sayı ile sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilmiş, hüküm sanıklar ..., ... ve ... müdafileri ile sanık ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 26/03/2015 tarihinde 2014/4573 esas ve 2015/29912 karar sayı ile sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki hükümlerin onanmasına, sanık ... hakkındaki hükümlerin düzeltilerek onanmasına oyçokluğuyla karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca Dairemizin bu kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ :
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında özetle; “22/12/2007 tarihinde Van ilimizden İstanbul ilimize sevk edildiği sırada Bolu ilimizde ele geçirilen net 55.760,00 gram esrar maddesinin temininde, naklinde aralarında sanıklar ..., ..., ... ve ..."un da bulunduğu,
14/01/2008 tarihinden Van ilimizden temin edilerek İstanbul ilimize nakledilen ve İstanbul ilimizde yakalanan net 29.410,00 gram esrar maddesinin temininden naklinde aralarında sanıklar ..., ..., ... ve ..."un da yer aldığı,
13/03/2008 tarihinden Van ilimizden temin edilerek İstanbul ilimize nakledilen ve İstanbul ilimizde yakalanan net 23.520,00 gram esrar maddesinin temininden, naklinde aralarında sanıklar ... , ... ve ..."un da bulunduğu sanıkların iştirak ile gerçekleştiği konusu tartışmasız ve sanıkların suçları sabittir.
Ancak; bu sanıklar hakkında TCK"nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün müdür? itiraza talebimize konu sanıklar hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanmasına ilişkindir. TCK"nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suçun oluşabilmesi için; "birden fazla suçun bulunması, bunların aynı tipte suçlar olması, suçların aynı kişiye ya da topluma karşı işlenmesi, suçların aynı kişiye veya topluma karşı değişik zamanlarda ya da aynı suçun tek fiille birden fazla kişiye karşı işlenmiş olması ve suçların bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenmesi", gerekmektedir.
Dava konusu somut olayda adı geçen sanıkların sabit olan suçları, aynı tipteki TCK"nın 188. maddesinde tanımlanan "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçudur, sanık ..."un 22/12/2007, 14/01/2008 ve 13/03/2008, sanık ...’ın 22/12/2007 ve 14/01/2008, sanık ..."ın 14/01/2008 ve 13/03/2008, sanık ..."ın 22/12/2007 ve 14/01/2008, sanık ..."nun 22/12/2007 ve 13/03/2008 tarihli suçları arasında hukuki kesinti bulunmamaktadır. Bu nedenlerle, adı geçen sanıkların atılı suçları, aynı suç işleme kararının icrası kapsamında aralarında hukuki kesinti olmadan değişik zamanlarda işlemeleri nedeniyle zincirleme suç koşullarının oluştuğu anlaşılması nedeniyle; adı geçen sanıklar hakkında TCK"nın 43. maddesinin birinci fıkrası gereğince bir cezaya hükmolunması ve aynı fıkra uyarınca cezalarının arttırılması gerektiği gözetilmeden, her suçtan ayrı ayrı mahkûmiyet hükümleri kurulması yasaya aykırı olduğu” belirtilerek, Dairemizin sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki onama kararları ile sanık ... hakkındaki düzeltilerek onama kararının kaldırılması, yerel mahkeme hükümlerinin belirtilen nedenle bozulması istenmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Sanık ..."un aynı konuya ilişkin itirazının daha önce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.12.2016 tarih ve KD-2016/377565 sayılı yazısı ile sanık ... müdafiinin yaptığı itirazın da yine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/03/2018 tarih ve KD- 2017/74565 sayılı yazısı ile reddedilmiş olduğu,
Olaylarda uyuşturucu maddelerin kolluk görevlilerince ele geçirilmesiyle fiili kesinti oluştuğu, sanıkların her olay öncesi suç işleme kararlarını yenileyerek suça konu uyuşturucu maddeleri farklı zamanlarda temin ettikleri, dolayısıyla her bir olayla ilgili suç işleme kararlarının farklı tarihlerde verildiği ve her bir eylemin ayrı ayrı "" müstakil suç"" niteliğinde olduğu,
Dairemizin itiraza konu olan kararının, itiraz yazısında ileri sürülen tüm nedenler tartışılıp değerlendirilerek verildiği ve kararda bir yanlışlık bulunmadığı,
Anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle ve dosya içeriğine göre, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
D) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının yerinde görülmediğine,
2- 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.