MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli taşınmaz .... 144 ada 41 parsel sayılı taşınmaz, 2908,04 m² yüzölçümüyle bağ niteliğiyle satış yoluyla 280 hissesi Melahat Tuncer adına, 2628 hissesi ise Hazine adına tapuda kayıtlı olup beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılmıştır ve muhdesat bilgilerinde ise 2628.04/2908.04 hissesi.... kullanımındadır açıklaması yer almaktadır.
Davacı 31/12/2014 havale tarihli dava dilekçesinde;.... Safyada 4 sıra noda (1/8/1962 tarihli) 334444 m² yüzölçümlü taşınmazın tamamının .... adına kayıtlı iken 1975 yılında ölümü ile ...., onunda 1976 yılında dul olarak ölümü ile çocukları ...Mahkemesinin 03/04/1993 gün ve 1993/92 E. 62 K. sayılı kararında terk ettiği belirtilmekle adlarına intikali, intikalden sonra iştirak halindeki mülkiyeti müşterek mülkiyet galbederek hissedarlardan .... kendisine isabet eden 1/3 hissesini taşınmaz maliklerinden .... satması neticesinde ...2/3 olduğu, diğer 1/3 hissenin ise .... kaldığı, 144 ada 41 parsel maliki ....2/3 hissesini satması ile taşınmazın ... adına tespit gördüğü, 6292 sayılı Kanunun 2/B hükmü uyarınca davaya konu 144 ada 41 parsel sayılı taşınmazın orman sınırları dışına çıkartıldığı ve davacının 2628 m²"lik kısmını kullandığına ilişkin şerh düşüldüğü, 2628 m²"lik kısmın bedelsiz olarak davacı adına tapuya kayıt ve tescili için müracatta bulunmalarına rağmen tescil edilmeyerek 2/B alanı içerisine dahil edilmesinin kanuna ve hukuka aykırı olduğu, davaya konu taşınmaza ilişkin oluşturulan tapu kaydının 2628 m²lik kısmının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tescili istenilmiştir.
Mahkemece; davacının esas itibariyle davasında 6292 sayılı Kanunun 7. maddesine dayalı olarak tapu iptali ve tescili talebinde bulunduğu, 6292 sayılı Kanunun yürürlük tarihinin 26/04/2012 olduğu ve 7. maddesinin 1/a maddesinde açıkça "tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkartılıp 2/B belirtmesi bulunan taşınmazlar ile ilgili düzenlemenin yer aldığı, davaya konu taşınmaz ile ilgili 27/08/1996 tarihinde gerçekleştirilen kadastro tespiti ve akabinde oluşturulan tapu kayıtları uyarınca davaya konu taşınmazın 6292 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden çok önce davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tescil edildiği, dolayısıyla somut olayda 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı gibi 6292 sayılı Kanunun 6. maddesinin 2. fıkrasına göre davacı tarafından idareye usulünce başvurulup satın alma yolu ile davaya konu taşınmazın bedelinin ödenerek alınmadığı, dolayısıyla davacının davasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; 6292 sayılı Kanun gereği tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmaz 1945 yılında yapılan orman tahdidinde orman sınırları içerisinde bırakılmış, daha sonra 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılarak taşınmazın tamamı Hazine adına 27.08.1996 yılında tespit yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 09/12/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.