Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6506
Karar No: 2019/7246

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/6506 Esas 2019/7246 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, 248 ada 110 parsel sayılı taşınmazın özel sicilde mera vasfı ile davalı adına yapılan tespitin iptali ile orman vasfı ile tescili istemi üzerine açılmıştır. Taşınmaz, çalılık niteliğiyle Hazine adına tapuda kayıtlıdır ve beyanlar hanesinde 6831 sayılı kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır. Mahkeme davacı lehine karar vermiş ve davalı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir etmemiştir. Ancak, kararın dayandığı gerekçelerin 6099 sayılı Kanun'un 16. ve 17. maddelerine aykırı olduğu belirtilerek hüküm düzeltme yapılmıştır. 3402 sayılı Kanun'a eklenen 36/A maddesi ve 17. maddesi gereği, davalı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir edilmemesi gerektiği belirtilmiştir. 4342 Sayılı Mera Kanunu'nun 5/A maddesi taşınmazın meraya tahsisli olduğunu ve kapsamında olduğunu belirtmektedir. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 1/j bendi istisna kapsamına dâhil değildir.
20. Hukuk Dairesi         2017/6506 E.  ,  2019/7246 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Çekişmeli taşınmaz.... köyü 248 ada 110 parsel sayılı taşınmaz, 4.063,82 m2 yüzölçümüyle çalılık niteliğiyle Hazine adına tapuda kayıtlı olup beyanlar hanesinde 6831 sayılı kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır, meraya tahsislidir ve 4342 sayılı mera kanununun 5/A maddesi kapsamında kalmaktadır açıklamaları yer almaktadır.
    Davacı vekili 07/04/2014 havale tarihli dilekçesinde; dava konusu 248 ada 110 parselin üzerinde 8-15 cm çapında 5-8 metre boyunda meşe ağaçlarının mevcut olduğu ve bir kısmının da orman toprağı vasfında açıklık araziden oluştuğu, bu parselin 1995 yılında orman Kadastro Komisyonunca 3302 sayılı Kanunla 2/B uygulamasında 2-2/B arazisi olarak orman sınırları dışına çıkarıldığı, 2008 yılında 3402 sayılı Kanun kapsamında tapu kadastro çalışmalarının tamamlandığı, bu parsellerin 2-2/B parselleri olarak tescil edildiği, 2010 yılında kullanım kadastrosu yapılarak 248 ada 110 parsel çalılık olarak tescil edildiği, askıya çıkartılan 248 ada 110 parsel eylemli orman vasfında olduğu ve 23/09/2010 tarih ve 2010/35 sayılı rapor ile Maliye Hazinesinde orman olarak kullanılmak üzere istendiği, mera tespiti tahdit çalışmasında ormancı üyenin 248 ada 110 parsel eylemli orman olduğu gerekçesi ile 10/04/2013 tarihli tespit çalışmasında şerh düşüldüğü belirtilerek tapunun özel sicilinde ..... tarafından mera vasfı ile tescili yapılan .... köyünde mera olarak belirlenen 248 ada 110 parsel sayılı taşınmazın özel sicilde mera vasfı ile davalı adına yapılan tespitin İptali ile orman vasfıyla Maliye Hazinesi adına kayıt tespit ve tescili istenilmiştir.
    Mahkemece; dava konusu olan 248 ada, 110 parselinde bulunan 4063,82 m2"lik taşınmazın evveliyatının 1977 tarihli hava fotoğraflarında ve memleket haritalarında orman sınırları içerisinde kaldığı, hali hazır durumunda; taşınmazın üzerinde 100 ve üzeri yaşta ( .... işletme sınıfı idare müddeti 120 ) yıl olan 1-2 ( % 11-70 )kapalılık derecesine sahip küme ve topluluk oluşturmuş meşe koru ormanına ait meşe orman ağaçlarının bulunması ile topoğrafik olarak % 35 meyile sahip olması ve batı sınırının ayırıcı unsur bulunmaksızın tapuya tescilli 248 ada 5 parsel nolu orman vasıflı .... Devlet ormanı 8 isimli taşınmazla çevrili olduğu, orman ve toprak muhafaza karakterine haiz olduğu, 6831 sayılı Kanun 1/j bendine giren istisna kapsamında da olmadığı, eylemli hali ve evveliyatı itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne: .... Komisyonunu 23/03/2012 tarih ve 709 nolu kararının ..... mevkinde kain tapunun 248 ada, 110 parselinde bulunan 4063,82 m2"lik dava konusu taşınmaz hakkındaki mera tahsis kararının iptali ile anılan taşınmazın orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, özel sicilde mera vasfı ile davalı adına yapılan tespitin iptali ile orman vasfı ile tescili istemine ilişindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede; orman tahdidi 3116 sayılı Kanuna göre 1947 yılında yapılmış ve kesinleşmiştir. 6831 sayılı Kanuna göre eski orman tahdit sınırlarının aplikasyonu ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulama çalışmaları 14.06.1995 tarihinde ilan edilerek tamamlanmıştır. 2/B kullanım kadastrosu 2010 yılında yapılmıştır. 4342 sayılı Mera Kanununun 9. maddesine göre yapılan tespit ve tahdit çalışmaları 01.10.2013-31.10.2013 tarihleri arasında ilan edilmiştir.
    SONUÇ:İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalı aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, hükmedilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün 3. ve 5. bentleri hükümden çıkartılarak yerine “6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı ... Yönetimi üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve yerel mahkemenin 29/03/2016 gün ve 2014/66-2016/104 sayılı kararının 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA 09/12/2019 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi