11. Hukuk Dairesi 2019/260 E. , 2019/7309 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/06/2017 tarih ve 2016/319 E- 2017/256 K. sayılı kararın davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 25/10/2018 tarih ve 2018/404 E- 2018/1088 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı kurum vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2013/66347 numaralı 30. sınıf emtialarda tescilli “ONUN” ibareli markanın sahibi olduğunu, davalı şirketin 29, 30, 31 ve 32 sınıf emtialarda 2015/55276 numarası ile “ONUN” ibareli markanın adına tescili için başvuruda bulunduğunu, davalı şirketin başvurusuna karşı yaptıkları itirazın nihai olarak 20/05/2016 tarih 2016-M-5332 sayılı kararı ile reddedildiğini, markaların ve kapsamındaki emtiaların benzer olduğunu, tüketici nezdinde markaların karıştırılma ve bağlantı kurulma ihtimalinin bulunduğunu, davalı şirketin aynı sektörde faaliyet göstermesi sebebiyle müvekkilinin markasından haberdar olmamasının imkansız olduğunu ve bu nedenle başvurunun kötü niyetli yapıldığını ileri sürerek, YİDK’in 20/05/2016 tarih 2016-M-5332 sayılı kararının iptaline, davalı şirket markasının hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili, davacının markası ile diğer davalının markasının kısmen benzer olduğunu, ancak davacının markasının kapsamındaki emtialar ile diğer davalının markasındaki emtiaların benzemediğini, davalı şirket başvurusunun kötü niyetini ispatlar delil sunulmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Ltd. Şti. vekili, davacının tescili istenilen markanın sadece gıda sektöründe yer alması sebebiyle YİDK kararının iptalini istemesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı markasındaki “ONUN” ibaresinin seçil ve görsel olarak karıştırılmaya neden olacak aynısının davalı şirket markasında kullanıldığı, ibarelerin anlamsal, görsel ve sesçil olarak benzer oldukları, başvuru kapsamında yer alan 30. sınıftaki; “Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. ...Mayalar, kabartma tozları. Hububattan ( tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç" ürünleri ile davacı markasının kapsamında yer alan ürünlerin aynı türden olduğu, ürünlerin birbirini tamamladığı, tüketicilerin her iki markayı ilişkilendirmesinin kaçınılmaz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı şirket başvurusunun YİDK’in 2016-M-5332 sayılı kararının, 2015/55276 sayılı marka tescil başvurusu kapsamında 30. sınıftaki “Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. ...Mayalar, kabartma tozları. Hububattan ( tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç" ürünleri için davacı itirazlarının reddi yönünden iptalinesair yönlerden iptal isteminin reddine, davalı şirket başvurusu marka olarak tescil edilmediğinden hükümsüzlük istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı Kurum vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı kurum vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı kurumdan alınmasına,19/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.