Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5692
Karar No: 2019/7305

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5692 Esas 2019/7305 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5692 E.  ,  2019/7305 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/12/2017 tarih ve 2017/97 E.- 2017/463 K. sayılı kararın davalı kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 18/10/2018 tarih ve 2018/362 E.- 2018/1054 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalı kurum vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin "ARMANI GINZA" ibareli 29, 30 ve 32. sınıf ürün ve hizmetleri de içeren 2011/108803 ve "A ACQUA ARMANI" ibareli 21, 32 ve 43. sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2011/5747 sayılı markaların sahibi olduğunu, markaların uzun süreli kullanım ve yaygın tanıtım ile tanınmışlık vasfı kazandığını, sadece giyim ürünleri bakımından değil Türkiye ve Dünyanın birçok ülkesinde bu markaların restoran ve otel işletmelerinde de kullanıldığını, "ARMANI" ibaresinin ticaret unvanının da ayırıcı unsuru olduğunu, davalının 09.06.2015 tarihinde görsel, fonetik, işitsel ve umumî intiba olarak, müvekkilinin "ARMANI" ibareli tanınmış markasına iltibas ve tecavüz oluşturacak, ayrıca onun tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren "ARMAN" ibare ve biçimli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2015/49476 kod numarası verilen başvuruya, müvekkilinin kötüniyet, marka ve unvan ile haksız rekabet, iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayalı itirazının, TPMK YİDK tarafından 2016/M-12719 sayılı kararıyla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı TPMK YİDK"nın anılan kararının iptalini, tescil edilmiş olması halinde diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, görsel, işitsel ve anlamsal olarak "ARMAN" ibaresini içeren başvuru konusu işaretin, davacının "ARMANI" ibareli markası ile ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzer bulunmadığını, davacının markasının tanınmışlığının sonuca etkisinin olamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacının tescilli ticaret unvanı ve markalarının asıl ve ayırt edici unsurunun "ARMANI" ibaresi olduğu, davalı başvurusunun konusu olan işaretin de "ARMAN" ibaresinden oluştuğu, işarette yer alan Arap Alfabesiyle yazılmış olan sözcüğün Türkiye"deki ortalama tüketicilerin çok büyük çoğunluğu tarafından anlamının ve verdiği mesajın bilinmesinin mümkün olmadığı, başvuru konusu işarette "ARMAN" ibaresinin bulunmasının, bu işareti davacının marka, ticaret unvanı ve işletme adı gibi tanıtım işaretleriyle ilişkilendirilmesi sonucunu doğuracak nitelikte bir etki bıraktığı, bu hâli ile başvuru konusu işaretin, davacı sınai haklarıyla anlamsal, görsel ve sescil olarak bıraktığı umumi intiba itibariyle aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer mahiyette bulunduğu, davacının markalarının 29, 30, 32 ve 43. sınıftaki ürün ve hizmetleri içerdiği, bu ürün ve hizmetlerin genel olarak tüm tüketicilere hitap ettiği, ara ve son kullanıcılar tarafından satın alınma imkanının da olduğu, başvurunun da 29, 30 ve 32. sınıftaki ürün ve hizmetleri içerdiği, özellikle işletmesel bağlantılandırma ihtimalinin de iltibas kavramı içerisinde bulunması sebebiyle bu konuda markaların bilinirliği gibi objektif kriterler nazara alınarak daha esnek bir yaklaşım benimsenmesinin gerektiği, anılan ürün ve hizmetlerin alıcısı ve yararlanıcısı konumundaki ortalama tüketici ve yararlanıcı kitlesinin özellikle marka ve başvuru konusu işaretin asıl ve ayırt edici unsurlarının aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olması da göz önüne alındığında bu iki markayı ilişkilendirmesinin kaçınılmaz olduğu, davacının ticaret unvanı tescili ve önceye dayalı fiili işletme adı kullanımı bakımından da yukarıdaki sonuçlara ulaşılmasının kaçınılmaz bulunduğu, öte yandan bu işaretin tescilinin davacı aleyhine haksız rekabet yaratacağı, yargılama konusu bakımından davalının başvuru konusu işaretinin kendisini davacı markasıyla ilişkilendirme ve bu vesile ile onun bilinirliğinden haksız yararlanma amaçlı olduğu kanısının doğduğu, bunun iyiniyetli bir girişim olmadığı, tescil yetkisi ve hakkının davacının tescilli olan markasının sahip olduğu imajın transferi amaçlı olduğu, davalının bu eylemiyle marka tescil ettirme hakkını haksız rekabetinin bir aracı olarak kullandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı TPMK YİDK"nın 2016/M-12719 sayılı kararının, davacı itirazlarının reddi yönünden iptaline, davalı adına tescilli 2015/49476 sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
    Karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı kurum vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı kurumdan alınmasına, 18/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi