17. Ceza Dairesi 2018/6210 E. , 2019/8480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I) Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanıkların katılana ait direklerden kestikleri kabloları, buranın altında bulunan çalıların içerisine sakladıkları ve sonrasında sakladıkları yerden almaya geldiklerinde olay yerinde bekleyen kolluk kuvvetlerine yakalandıkları olayda, her ne kadar sanıklar hakkında teşebbüs hükümleri uygulanmışsa da, sanıkların suça konu kabloları hakimiyet alanlarına geçirdikleri, zira tekrar almak için bir yere koymuş olmaları bile sanıkların suça konu eşya hakkında bir tasarrufta bulunduklarını gösterdiğinden suçun tamamlanmış olduğu gözetilmeden, 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesinde düzenlenen teşebbüs hükümleri uygulanarak eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz olmadığından, sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın, TCK"nun 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olduğu, 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrüre esas olmaması halinde adli sicil kaydındaki diğer ilamlar incelenerek tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun araştırılmaması infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin ""ayrı ayrı"" yerine, "eşit şekilde"" alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
2) Sanık hakkında; kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasrının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, ve yine T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin "eşit şekilde alınarak"" cümlesinin çıkarılarak yerine, ""sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderleri oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılarak yerine "T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararı uyarınca aynı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 15/11/2018 tarih 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararı uyarınca farklı yargı çevresindeki ceza infaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmadan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki görüşünü bildirdiği ve hükmün açıklandığı son oturumda hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak mahkumiyetine karar verilmesi savunma hakkının sınırlandırılması niteliğinde olduğu şeklindeki kararları uyarınca başka suçtan Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olan ve duruşmalardan vareste tutulmaya dair bir talebi de bulunmayan sanığın, kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 29/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.