Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/323
Karar No: 2019/7301
Karar Tarihi: 18.11.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/323 Esas 2019/7301 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/323 E.  ,  2019/7301 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 05.11.2018 tarih ve 2016/255-2018/1131 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinin miras bırakanı ..."nin 22.11.1999 tarihinde vefatı üzerine mirasının, murisin çocukları olan müvekkillerine kaldığını, müvekkilerinin miras bırakanın kurucusu ve ortağı olduğu dava dışı BİMS Birleşik Aydınlatma San. Tic. A.Ş"deki hissesinin %22,39 kısmını eşi ile arasındaki boşanma davası sırasında davalıya geçici bir süre için emanet olarak verdiğini, her ne kadar bu hisseler davalı adına gözükse de hisseye ait olan nemaların miras bırakana ödendiği gibi sermaye artışındaki ödemelerin miras bırakanca yapıldığını, murisin erken ölümü ile kız kardeşi olan davalıdan hisselerini geri almaya fırsatının olmadığını, müvekkillerinin miras bırakanının çok iyi durumda olduğunu, hisselerini satması için geçerli bir nedeni bulunmadığını, miras bırakan tarafından hisse devir bedeli olarak gösterilen değerin hisselerin üzerinde yazılı değer olup, bunun da hisse değerlerinin çok altında olduğunu, bu devrin gerçek işlem olmayıp muvazaalı bir işlem olduğunu, miras bırakanın ölümünden sonra da müvekkillerine babalarının hissesi olan %22,5 oranında ödemeler yapıldığını, müvekkillerinin davalıdan babalarına ait olan ve emanet olarak bulunan hisse senetlerinin kendilerine geri verilmesini yönündeki isteklerine olumlu ya da olumsuz bir cevap alamadıklarını ileri sürerek miras bırakan tarafından davalıya devredilen şirketteki %22,39 nispetindeki hisselerin müvekkillerine ait olduğunun tespiti ile miras bırakan tarafından davalıya devredilen hisselerin miras payları oranında müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacıların iddialarına göre hisse senedi devir işleminin 1997 yılından önce gerçekleşmiş olması nedeniyle, gerek 5 yıllık gerekse 10 yıllık zamanaşımı sürelerinin geçtiğini, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını, hisse devrinin yasaya uygun olarak müvekkilinin alacağına karşılık yazılı sözleşmeyle yapıldığını ancak aradan geçen zaman nedeniyle yazılı sözleşmenin bulunamadığını, davacıların murisinin elinde kalan %0,11 payın yönetim kurulunda yer almak maksadıyla bırakıldığını ve kendisine sonradan yapılan ödemelerin iyiniyet ödemesi kapsamında olup kar payı ödemesi olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, yönetim kurulu kararları, pay defterleri ve şirket hisselerinin devrine ilişkin sözleşmelerin saklanması zorunlu belgelerden olmasına rağmen mezkur belgelerin dava dışı şirketten aradan geçen zaman sebep gösterilerek temin edilemediği, devrin geçerli olup yazılı sözleşmeyle yapıldığını savunan tarafın davalı ... Bayramoğlu olduğu, savunma gereğince şirket pay defteri, devir sözleşmesi ve buna ilişkin yönetim kurulu kararının davalı tarafça ibraz edilmesi gerekmesine rağmen ibraz edilemediği, tüm bunlar olmasa bile şirket ana sözleşmesine göre şirket hisselerinin nama yazılı hisse senedi olarak düzenlendiği ve bu nedenle menkul mal niteliğindeki anonim şirket hisse senetlerinin geçerli devrinin ciro ve teslim koşuluna bağlı olduğu, ancak davalının ciro ve yasal hamil olduğunu da ispatlayamadığı, tüm bu nedenlerle davacıların murisi ... ile davalı ... Bayramoğlu arasında TTK"nın anonim şirket hisse devri hükümlerine göre geçerli olarak yapılmış bir devir bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, BIMS Birleşik Aydınlatma San. Tic. A.Ş"nin hisse adedinin 4.000.- olarak kabulü ile bu hisselerden davacılar murisi ...’ye ait olan 920 adet 46.000.- TL sermaye değerli hissenin davacılar ... ve ...’ye ait olduğunun tespitine, davacıların miras payı oranında; 460 adet ve 23.000 TL sermaye değerli hissenin davacı ... Külte adına tesciline, 460 adet ve 23.000.- TL sermaye değerli hissenin davacı ... adına tesciline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve hisse devrinin muvazaalı olarak yapıldığı hususunun ispatlanmış olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, davacıların murisi ile davalı arasında yapılan anonim şirket hisse devrinin muvazaalı olduğu iddiasına dayalı, tespit ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 297. maddesi hükümlerine göre, mahkeme kararlarının en azından iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, mahkemece incelenen maddi ve hukuki olayların özünü, mahkemeyi sonuca götüren gerekçenin ne olduğu hususlarını içermesi gerekir. Öte yandan, Anayasanın 141. maddesinin 3. fıkrası hükmü de, tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerektiğini vurgulamaktadır. Yargıtay denetimi de ancak mahkeme kararında gösterilen bu gerekçenin ışığında yapılabilir. Yine aynı Kanunun 26. maddesinde düzenlenen taleple baplılık ilkesi gereği hakim, tarafların talep ve sonuçlarıyla bağlı olup talepten fazlasına veya başka bir şeye de hükmedemez.
    Somut olayda hüküm altına alınan toplam 920 adet hissenin ne şekilde hesaplandığı karar gerekçesinden denetime elverişli şekilde anlaşılamamakla birlikte, hüküm kısmında ifade olunduğu üzere davacılar vekilinin talebini aşar şekilde sermayesi 4000 paya ayrılmış olan dava dışı şirketin %23 payına tekabül eden 920 payın davacılara aidiyetine dair hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 18/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi