22. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/25633 Karar No: 2015/35797
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/25633 Esas 2015/35797 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2014/25633 E. , 2015/35797 K. "İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fazla mesai, asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili davacının, davalıya ait işyerinde elektrik teknisyeni olarak çalıştığını belirterek, müvekkilinin fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekilleri, ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı her iki davalı temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen bu alacakların ödendiği varsayılır. Fazla mesai alacağının ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, işverence davacının işyerindeki çalışma düzenini ve saatlerini gösterir vardiya çizelgeleri ibraz edilmiştir. Vardiya çizelgelerinde, 24 saat esasına göre 08.00-16.00, 16.00-24.00 ve 24.00-08.00 arası için 8’er saatlik ve 08.00-17.00 arası bakım ekibi olarak görevlendirilen postalarda davacının ismi yer almaktadır. Hükme esas bilirkişi raporunda tanık beyanları dikkate alınarak günlük vardiya saatleri haricinde köylere bakım için gidildiği, 2-3 saatlik fazla mesai yapıldığı kabul edilerek, tam olarak hangi saatler ve zamanlarda yapıldığı tespit edilemediğinden yıllık 270 saat için ve yaz kış ayırımı yapılmaksızın alacağın hesaplanması yoluna gidilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, fazla mesai ücreti alacağı, işveren tarafından sunulan vardiya çizelgeleri dikkate alınarak değerlendirilmeli, vardiya çizelgesi bulunmayan dönem mevcut ise sadece yaz ayları için hesaplama yapılmalıdır. Yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.