22. Hukuk Dairesi 2016/7170 E. , 2019/7359 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının 01.12.2008 tarihinde davalı idarenin alt işvereni konumunda olan diğer davalı şirket nezdinde özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladığını, kesintisiz çalıştığını ve 31.12.2012 tarihinde birçok arkadaşıyla birlikte işten çıkarıldığını, ancak yasal haklarının ödenmediğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil ve ücret alacaklarının davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalı Devlet Hava Meydanları İşletmeleri vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili idarenin çalışanı olmadığını, diğer davalının çalışanı olduğunu, özel güvenlik hizmetlerinin ihale ile yüklenici şirketlere verildiğini, davacı ile aralarında hizmet sözleşmesi bulunmadığını, davacının fazla çalışma yapmadığı gibi ücretinde haksız kesinti yapıldığı iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, alacakların zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Davalı ... Güvenlik Hizmetleri A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ödeme yapıldığını ve bu nedenle davanın reddi gerektiğini, belirli süreli sözleşme ile çalışan davacının tüm dini, milli bayram ve genel tatil ücret alacaklarının eksiksiz olarak ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacının fazla mesai yapıp yapmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.Somut olayda, Mahkemece, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilerek fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, dinlenen davacı tanıklarının işverenle husumetinin bulunduğu anlaşılmakta olup, salt husumetli tanık beyanlarıyla söz konusu çalışmaların kanıtlandığının kabul edilerek hüküm tesis edilmesi hatalıdır. Dosya kapsamında, husumetli tanık beyanları haricinde, davacının fazla çalışmalarını ispatlamaya elverişli delil bulunmadığı nazara alınarak, fazla çalışma alacağı talebinin reddine karar verilmelidir. Bu husus dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 02.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.