12. Hukuk Dairesi 2020/8285 E. , 2021/3320 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinde örnek 9 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra dairesine ibraz ettiği itiraz dilekçesinde, ödeme emrinde belirtilen anapara alacak kalemine bir itirazları bulunmadığından tebliğinden itibaren 30 günlük yasal süre içinde 43.344.56 TL’nin dosyaya yatırılacağı ancak; alacağın muacceliyet tarihi, faiz oranı ve ferilerinin haksız talebi ile işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve ferilerine açıkça itirazda bulundukları, bunun üzerine, alacaklının, itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece “ 1-Davanın kısmen kabul kısmen reddine 2-... 11. İcra Müdürlüğü’nün 2018/15423 Esas sayılı dosyasına yapılmış 3.367,68 TL faiz kalemi yönünden takibin durdurulması kararının devamına itirazın bu tutar yönünden kaldırılmamasına, bakiye kalan tutar 261.919,89 TL yönünden itirazın kaldırılmasına, takibin devamına 2- 261.919,89 TL"nin yüzde yirmisi oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ” karar verildiği, borçlu yanca ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, bayilik ilişkisinden doğan teminat ipoteğinden dolayı genel mahkemelerde dava açılıp, alacak miktar olarak belirlenmeden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile borçlu hakkında takip yapılması usulsüzdür, alacağın tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile “ borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK"nun 353- (1) b) 2) mad. gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, itirazın kaldırılması isteminin reddine,... ” karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, İİK"nun 68/1.maddesi gereğince; ""Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir.""
... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2016 tarih ve 2014/285 Esas 2016/661 Karar sayılı ilamında, davacıların ... ve ... davalı tarafın ... Petrol Ürn..A.Ş., dava konusunun 24.07.2008 tarihli bayilik sözleşmesiyle ilgili ... 33. Noterliği’nin 07.10.2013 tarih ve 59286 yevmiye numarası ile ihtarname gönderildiği....92.120,00 USD karşılığı 178.187,71 TL cezai şartın ödenmesi istendiği ...ileri sürülerek borçlu olmadığının tespitinin talep edildiği ilk derece mahkemesince; davacıların davalıya aradaki bayilik sözleşmesi
nedeniyle cezai şarttan kaynaklı herhangi bir borçlarının bulunmadığının tespitine karar verildiği, istinaf talebi sonrası ... BAM 16.HD’nin 26.01.2017 tarih ve 2017/4 E.-86 K. ilamın gerekçesinde 178.187,71 TL faturanın tanzim tarihi olan 01.08.2013 tarihi itibariyle 22.361,00 USD doların TL karşılığı 43.344,56 TL olup, bu miktarın faturada belirtilen 178.187,71 TL’den tenzili ile bakiye 134.183,15 TL cezai şart alacağından davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, buna ilişkin istinaf talebinin kısmen kabulüyle fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş ilamın hüküm kısmında “istinaf başvurusunun kabulüne -Davanın kısmen Kabulüne -Davacıların davalıya aralarında akdedilen bayilik sözleşmesine dayanan cezai şarttan kaynaklı 134.843,15 TL tutarında borçlu bulunmadıklarının tespitine, Fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar verilmiş, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 20.06.2018 tarihli ve 2017/2369 Esas 2018/3447 karar sayılı ilamı ile istinaf kararının gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi üzerine hükmün 20/06/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, borçluların icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde, asıl alacağı kabul edip, temerrüt tarihine, faiz oranına ve faiz miktarına itiraz ettikleri, yukarıda belirtilen menfi tespit davasında borçluların 43.344,56 TL (asıl alacak miktarı ) borcu olduğunun belirlendiği ve verilen kararın kesinleştiği, borçlular asıl alacağa itiraz etmediklerinden, alacaklının yalnızca faiz yönünden itirazın kaldırılması talebinde bulunduğu sabittir. Öte yandan itirazın kaldırılması talebinde ispatlanacak olan, hukuki ilişki ve borçtur. Borçlular, hukuki ilişki ve asıl alacağı kabul ettiklerine göre, kabul edilen bir hususun ayrıca ispatına yer olmadığı açıktır. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesinde belirttiği bayilik ilişkisinden doğan teminat ipoteğinden dolayı genel mahkemelerde dava açılıp, alacak miktar olarak belirlenmeden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile borçlu hakkında takip yapılamayacağı gerekçesi doğru değildir.
O halde Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının, faiz oranına ve faiz miktarına yönelik itirazın kaldırılması talebinin esasının incelenmesi suretiyle gerektiğinde yeniden bilirkişi raporu aldırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, sözü edilen istem incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Davalı alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nin 01.10.2020 tarih ve 2019/1853 E. - 2020/1704 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23.03.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.