Esas No: 2020/6473
Karar No: 2021/8860
Karar Tarihi: 24.06.2021
Danıştay 6. Daire 2020/6473 Esas 2021/8860 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/6473
Karar No : 2021/8860
TTEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Valiliği (… İl Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Trabzon ili, Çarşıbaşı ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kabulüne ilişkin … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, ilgili kurum görüşü dikkate alınmadan sağlık tesisi alanının yüzölçümünün azaltıldığı, azaltılan sağlık tesisi alanına eş değer yeni bir yer ayrılmadığı, dava konusu taşınmazın bir kısmının 7 metrelik imar yolunda kalmasının sunulan hizmetin zafiyete uğramasına neden olduğu, yolların bazı bölgelerde genişletilmesi sonucu ulaşım bütünlüğü ve sürekliliğinin bozulduğu, sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmayarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti:İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu imar planının şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olduğu, ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyize konu kararda he ne kadar, azaltılan sağlık tesisi alanına karşılık eş değer yer ayrılmadığı ve alınan ilgili kurum görüşünün uygulanmadığı, bu durumun Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendine aykırı olduğu gerekçelerine yer verilmiş ise de, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinin başlığının "İmar planı değişiklikleri" olduğu, dolayısıyla söz konusu maddenin imar planı değişikliklerinde gözetilmesi gereken hususları düzenlediği, plansız alana ilişkin yapılan dava konusu uygulama imar planının hazırlanma sürecini ilişkin bir düzenleme içermediği, dava konusu uygulama imar planının hazırlık sürecinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşünün alındığı, planlama yapılırken alınan her kurum görüşünün uygulanması gerektiği yolunda bir zorunluluk bulunmadığı, söz konusu kurum görüşlerinin şehircilik ilkeleri ve planlama esasları yönünden değerlendirilerek dikkate alınması gerektiği, bu kapsamda taşınmazın bir kısmının 7 metrelik yol alanında kalmasının taşınmazda yürütülen kamu hizmetinin zafiyete uğramasına neden olduğundan bahsedilemeyeceği açıktır.
Temyize konu kararın diğer gerekçeleri hukuk ve usule uygun olduğundan, yukarıda belirtilen gerekçelerin çıkarılması suretiyle Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Trabzon ili, Çarşıbaşı ilçesi, … Mahallesi, …ada, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kabulüne ilişkin … tarihli, … sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanununun 5. maddesinin işlem tarihinde yürürlükte olan halinde, uygulama imar planı; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
14.06.2014 tarihli, 29030 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendinde; "İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüzölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olması zorunludur." hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının açıklama raporunda, uyuşmazlığa konu taşınmazları da kapsayan alanda yapılan uygulama imar planının mahkeme kararıyla iptaline karar verilmesi üzerine plansız kalan alana ilişkin dava konusu uygulama imar planının yapıldığının belirtildiği, dolayısıyla uyuşmazlığa konu işlemin bir imar planı değişikliği değil, plansız alanda yapılan yeni bir uygulama imar planı olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, temyize konu kararda he ne kadar, azaltılan sağlık tesisi alanına karşılık eş değer yer ayrılmadığı ve alınan ilgili kurum görüşünün uygulanmadığı, bu durumun Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendine aykırı olduğu gerekçelerine yer verilmiş ise de, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. maddesinin başlığının "İmar planı değişiklikleri" olduğu, dolayısıyla söz konusu maddenin imar planı değişikliklerinde gözetilmesi gereken hususları düzenlediği, plansız alana ilişkin yapılan dava konusu uygulama imar planının hazırlanma sürecini ilişkin bir düzenleme içermediği, dava konusu uygulama imar planının hazırlık sürecinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görüşünün alındığı, planlama yapılırken alınan her kurum görüşünün uygulanması gerektiği yolunda bir zorunluluk bulunmadığı, söz konusu kurum görüşlerinin şehircilik ilkeleri ve planlama esasları yönünden değerlendirilerek dikkate alınması gerektiği, bu kapsamda taşınmazın bir kısmının 7 metrelik yol alanında kalmasının taşınmazda yürütülen kamu hizmetinin zafiyete uğramasına neden olduğundan bahsedilemeyeceği açıktır.
Bununla beraber, temyize konu kararın, taşınmazda düzenlenen 7 metrelik yaya yoluna yaklaşık 30 metre mesafede yaya yolu bağlantısının bulunduğu, uyuşmazlığa konu taşınmazın doğu-batı doğrultulu 7 metrelik yaya yolunda servis alması imkanı olduğu, dolayısıyla 7 metrelik yaya yoluna ihtiyaç bulunmadığı, yolların bazı bölgelerde genişletilmesi sonucu ulaşım bütünlüğü ve sürekliliğinin bozulduğu yolundaki gerekçeleri doğrultusunda dava konusu işlemde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygunluk bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda yer verilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 24/06/2021 kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.