BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1066 Esas 2020/718 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/1066
Karar No: 2020/718
Karar Tarihi: 17.11.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1066 Esas 2020/718 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1066
KARAR NO: 2020/718

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 05/12/2017
KARAR TARİHİ : 17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket hakkında, ... 6. İcra Müdürlüğü'nün ... E. sayılı dosya ile 14.06.2016 tarihinde, 2001 ile 2003 Mart arsandaki elektrik tüketim alacağı açıklamalı icra takibi başlatıldığını, müvekkilimizin davalı tarafa borcunun bulunmadığını, Müvekkili hakkında, 2001 ve 2003 yıllarına ait alacak talebi vaki olduğunu, Müvekkili şirketin, 1997 yılında iflası açıldığını ve ... 1. İflas Müdürlüğü' nün ... İflas sayılı dosya ile tasfiye işlemleri başladığını, ancak 2009 yılına kadar tasfiye süreci devam ettiğini, Tasfiye sürecinde müvekkilin herhangi bir faaliyeti olmadığından doğal olarak enerji tüketimi de söz konusu olmadığını, hatalı işleme binaen takip başlatıldığını, davalı taraf, dayanak takip dosyasında müvekkil şirketten 159.687,25 TL enerji bedeli, 738.540,23 TL Gecikmiş Gün Faizi, 132.937,23 TL faizin KDV'si alacaklı olduğu iddia edilmiş ise de, takip dayanağında belirtilen 2001 ile 2003 yılları arasında ticari bir faaliyeti olmadığı gibi takip dayanağında gösterilen yüksek montanlı enerji tüketiminin de olamayacağını, ... 1. İflas Müdürlüğü' nün ... İflas sayılı dosya ile sabit olduğunu, kaldı ki, kurum alacağı 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğunu, 10 yıl içerisinde istenmeyen alacaklar zaman aşımına uğradığını, Kabul anlamına gelmemek üzere takip konusu yapılan alacak kalemleri zaman aşımına uğradığını, İflası açılan şirketin enerji tüketimi olmayacağı ortada iken kötü niyetli davranan ve takip başlatan davalının dayanak icra takibinin % 20'sinden az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın kabulüne, ... 6. İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyadan müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine, Kötü niyetli davalının dayanak icra takibinin %20'sinden az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iflasta olduğu süreçte faaliyeti olmadığı ve çalışmadığı iddiası doğru olmadığını, Davacı şirketin içinde bulunduğu grup şirketler aktif çalıştığını ve elektrik tüketimi yaptığını, kaldı ki, abonelik sözleşmesi iptal edilmedikçe sözleşmeden kaynaklı sorumluluk devam ettiğini, abonenin müflis olup olmaması sorumluluğu ortadan kaldırmadığını, Davacının itiraz, tebligat şikayeti yapmış olması karşısında huzurdaki davayı açmasında hukuki yararı olmadığını, Salt zamanşımı savunması için de dava açılması olanaklı olmadığını, zamanaşımı savunması kötüniyetli, haksız ve yersiz olduğunu, 2009 yılında iflastan çıkan bir şirkete daha öncesinde takip yapma olanağının bulunmadığını, yine zamanşımını kesen diğer nedenlerin dikkate alınmasının gerektiğini, öte yandan grup şirketlerle peçeleme yapan şirketin borçtan kurtulmak için sürekli manevra halinde olması iyiniyeti ortadan kaldıran bir hal olduğunu, iyiniyetli olmayan zamanaşımı savunmasının dinlenme kabiliyeti olmadığını, bu nedenlerle şirketlerin müşterek yöneticisi alacaklısını zarara uğratmak kasdıyla hareket ettiği için ayrıca sorumlu olacağını, her bir kusurlu hareketi ile zamanaşımı ayrıca işlemekte ve sorumluluk nedeni olmayacağını, borcunu ödemeyen bunun için hukuki süreçleri manevra olarak kullanan davacı yanın müvekkil şirkete kötüniyet iddiasının dinlenebilir bir tarafının bulunmadığını, davacı borcunu ödedikten sonra huzura çıksa idi, dinlenme kabiliyetinin olabileceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava davacının davalıya ... 6. İcra Müdürlüğünün ...e. Sayılı dosyası ile başlatılan takip nedeni ile borçlu olup olmadığı tespiti istemidir.
Davacı şirketin iflas dosyası olan ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... e. Sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesinde; 19/08/2009 tarih, ... esas ... karar sayılı kararında; "davanın kabulüne, ... Ticaret Sicil Memurluğunun ...-... sicil numarasında kayıtlı Müflis ... AŞ ile ilgili ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ...esas ... karar sayılı ve 22/01/1997 tarihli iflasının İİK 182. Maddesi gereğince kaldırılmasına," dair karar verildiği görülmüştür.
... 1. İflas Müdürlüğünün 28/03/2019 tarihli yazısında " ... Asliye 1. Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasından 22.01.1997 tarihinde iflasına karar verilen müflis ...TİCARET A.Ş’nin tasfiye işlemleri müdürlüğümüzün ... Esas sayılı dosyasından yürütülerek tamamlanmış ve aynı Ticaret Mahkemesinin 2009/372 Esas, 2009/451 sayılı kararı ile İİK’nun 182. maddesi gereğince İFLAS KALDIRILMIŞ olup kaldırılma kararı 02.09.2009 tarihinde kesinleşmiştir." demiştir.
Mahkememizce Taraf iddia ve savunmları, dosyaya ibraz edilen deliller nazara alınarak dosyanın 3 lü bilirkişi incelemesine tevdiine, bilirkişi heyetine elektrik, sözleşme hukukçusu ve m.m bilirkişinin alınmasına, bilirkişilerden taraf iddia ve savunmalarını karşılayan rapor tanziminin istenmesine karar verildiği, borçlar hukukçusu Bilirkişi Prof. Dr. ..., Elektrik Elektronik Mühendisi Bilirkişi ... ve Mali Müşavir Bilirkişi ... tarafından sunulan 24/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Dosya kapsamına sunulan Sözleşme ve fatura örneklerinde dava konusu iş yerinde 1600 KVA güç üzerinden abonelik sözleşmesi imza edildiği, bu güç değeri doğrultusunda fatura tutarları kadar mahalde elektrik tüketimi olabileceği, fatura içeriklerinde yer alan kalemlerin (enerji bedeli) EPDK onaylı tedaş ulusal tarife birim fiyatları oldukları tespit edildiği, Belediye Tüketim Vergisi ve KDV tutarlarının ilgili kanun hükümleri gereği talep edildikleri, dosya kapsamında yer alan sözleşme örneklerinden, faturalara konu ... tesisat numarası için Davacı ...A.Ş ile TEDAŞ arasında 06.07.1994 tarihli; Davacı ...A.Ş ile ... arasında 08.04.2002 tarihli Elektrik Enerjisi Satışına ilişkin abonelik sözleşmeleri bulunduğu, dava konusu faturalardan adına sözleşme olan davacı ...Tic.A.Ş. nin, abonelik taraf sıfatı kapsamında sorumlu tutulması gerekeceği, Davacı şirketin elektriğinin kesilmesi gerekirken kesilmemesi davalı tedarikçi şirket bakımından müterafik kusur teşkil etmekte olup Emsal ilamlarda müterafik kusur indiriminin en fazla yasal faize kadar olacağı nazara alınarak, (çizelge 2 de 1-9 sıra nolu faturalar) son ödeme tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz uygulanması gerekeceği, davacı şirketin sözleşme ile belirlenen kurulu güç değeri doğrultusunda fatura tutarları kadar mahalde elektrik tüketimi olabileceği, bu nedenlerle, 14.06.2016 Takip Tarihi İtibariyle takibin; 154.812,16 TL. (asıl alacak), 424.464,54 TL. (yasal faiz), 76.403,62 TL. (faiz KDV si) olmak üzere takibin toplam 655.680,32 TL üzerinden davacı ...Tic.A.Ş. adına devam edebileceği, Ancak davacının zamanaşımın savunması (defi) yerinde görülecek olursa, davalının (alacaklının) davacıdan (borçludan) olan takip konusu alacağı takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğramış ve dolayısıyla da sona ermiş olacağı, Davalı (alacaklı), "kendisi hakkında iflasa karar verilmesinin zamanaşımını kestiğini iddia ettiği, ancak eski BK.md.133/2 (yeni TBK.md. 154/2) uyarınca, takip konusu alacakların zamanaşımlarının kesilmesi için, davalı/alacaklının takip konusu alacaklerin tahsili için iflas masasına başvurmuş olması gerektiği, ne var ki, dava dosyası içeriğinden böyle bir durumun gerçekleşmiş olduğu anlaşılamadığı, kaldı ki, davalının (alacaklının) sözünü ettiği iflas durumunun, takip konusu alacakların doğdukları tarihten önce, 24.02.2010 tarihinde kaldırılmış olduğu anlaşılmadığı, bu nedenlerle takip konusu alacakların zamanaşımlarının kesilmemiş olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ile uyumlu bulunarak hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde;
Taraflar arasında mevcut 4510812 nolu abonelik sözleşmesi kapsamında davacı ... Tic.A.Ş. tarafından ticari faaliyet yürütülen ... adresinde bulunan iş yerinde, 2001 ve 2003 yıllarına ait elektrik tüketimine ait toplam 11 ADET elektrik fatura alacağına istinaden ... 6. İcra Müdürlüğünün ... e. Sayılı dosyası ile başlatılan takipte 159.687,25 TL enerji bedeli, 738.540,23 TL Gecikmiş Gün Faizi, 132.937,23 TL faizin KDV'si tutarında alacaklı olduğu iddia edildiği davacı tarafça ; davacı şirketin, 1997 yılında iflası açılıp ... 1. İflas Müdürlüğü' nün ... İflas sayılı dosya ile tasfiye işlemleri başlatıldığı ancak 2009 yılına kadar tasfiye süreci devam edip Tasfiye sürecinde davacı şirketin herhangi bir faaliyeti olmadığından enerji tüketiminin de söz konusu olmadığı, kaldı ki, kurum alacağı 10 yıllık zaman aşımına tabi olup, 10 yıl içerisinde istenmeyen alacaklar zaman aşımına uğradığını, Kabul anlamına gelmemek üzere takip konusu yapılan alacak kalemleri zaman aşımına uğradığını, İflası açılan şirketin enerji tüketimi olmayacağı ortada iken kötü niyetli davranan ve takip başlatan davalının dayanak icra takibinin % 20'sinden az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
... 6. İcra Müdürlüğünün ... e. Sayılı dosyası ile başlatılan takipte; Alacaklı ... tarafından borçlu - davalı ... Tic.A.Ş. Adına ... nolu abonelikte ödenmeyen TOPLAM 11 ADET elektrik fatura alacağı talep edilmekte olup, takibe dayanak faturaların;
... nolu 9.561,82 TL miktarlı 19.04.2001 tarihli
... nolu 23.220,79 TL miktarlı 22.05.2001 tarihli
... nolu 20.630,50 TL miktarlı 21.06.2001 tarihli
... nolu 19.310,92 TL miktarlı 20.08.2001 tarihli
... nolu 23.641,13 TL miktarlı 19.07.2001 tarihli
... nolu 16.129,56 TL miktarlı 24.09.2001 tarihli
.... nolu 9.994,54 TL miktarlı 15.07.2002 tarihli
... nolu 19.513,31 TL miktarlı 12.08.2002 tarihli
... nolu 12.809,59TL miktarlı 23.09.2002 tarihli
... nolu 4.465,39TL miktarlı 10.02.2003 tarihli
... nolu 409,70TL miktarlı 24.03.2003 tarihli toplam 159.687,25 TL miktarlı faturalar olduğu davalı süresi içerisinde vermiş olduğu cevap dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunduğu görülmüştür.
Türk Borçlar Kanununun 146. maddesinde (818 sayılı BK md.125) sözleşmeye dayanan alacakların, başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Sözleşme benzeri bir ilişkinin kurulması halinde olaya uygulanacak zamanaşımı süresi de 10 yıldır. Kaçak su kullanımından dolayı tutanak tutulduğunda taraflar arasında “sözleşme benzeri” bir borç ilişkisinin kurulduğu kabul edilmelidir.
Yine Türk Borçlar Kanunu'nun 154. maddesi gereğince, alacaklının dava veya def'i yolu ile mahkemeye veya hakeme başvurması, icra takibinde bulunması, ya da iflas masasına başvurması durumunda, zamanaşımı kesilir. Aynı Kanununun 156. maddesi gereğince, zamanaşımının kesilmesi ile, yeni bir süre işlemeye başlar.
Somut olayda, takibe konu fatura tarihlerinin, 19.04.2001 - 24.03.2003 tarihleri arasında olduğu, bu tarihlerden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra takibin 2016yılında başlatıldığı ,davalın alacaklının davacı borçludan olan takip konusu alacağı takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı ve dolayısıyla da sona ermiş olduğu görülmüştür.
Yine Türk Borçlar Kanunu'nun 154. maddesi gereğince, alacaklının dava veya def'i yolu ile mahkemeye veya hakeme başvurması, icra takibinde bulunması, ya da iflas masasına başvurması durumunda, zamanaşımı kesilir. Aynı Kanununun 156. maddesi gereğince, zamanaşımının kesilmesi ile, yeni bir süre işlemeye başlar.
Davalı alacaklı , "kendisi hakkında iflasa karar verilmesinin zamanaşımını kestiğini iddia etmiş ise de eski BK.md.133/2 (yeni TBK.md. 154/2) uyarınca, takip konusu alacakların zamanaşımlarının kesilmesi için, davalı/alacaklının takip konusu alacakların tahsili için iflas masasına başvurmuş olması gerektiği, ne var ki somut olayda böyle bir durumun gerçekleşmediği, kaldı ki davalı alacaklının sözünü ettiği iflas durumunun, takip konusu alacakların doğdukları tarihten önce, 24.02.2010 tarihinde kaldırılmış olduğu bu nedenlerle takip konusu alacakların zamanaşımlarının kesilmediği anlaşılmış, Anılan durum karşısında davacının başlatılan takibe konu faturalardan kaynaklı alacakları zaman aşımına uğramış olması nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığından davanın kabulü gerektiği her ne kadar davacı tarafça kötüniyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de davalının kötüniyetli olarak takip talebinde bulunması durumunun söz konusu olmadığı bu itibarla koşulları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin de reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile ... 6. İcra Müdürlüğünün ...e. Sayılı dosyası ile başlatılan takipte davanın davalının zamanaşımı defi nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalının takipte kötü niyetli olduğu tespit edilemediğinden kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 10.908,24-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 2.727,06-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.181,18-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 19.120,29-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.758,46-TL ilk gider, 2.100-TL bilirkişi, 121,85-TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 4.980,31-TL. Yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK. 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2020

Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır