Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11101
Karar No: 2017/2353
Karar Tarihi: 23.02.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/11101 Esas 2017/2353 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak istemiyle davalıya karşı dava açmıştır. Mahkeme, davacının talebini kabul ederek davalıdan 25.665 TL katılma alacağının tahsiline karar vermiştir. Davalı tarafın temyizi üzerine dosya incelenmiş ve karar bozulmuştur. Davalı tarafın bağış yönündeki iddiası kabul edilmiştir. Mahkeme, zemin bedeli düşüldükten sonra kalan muhdesatların değeri üzerinden hesaplama yapması gerektiği halde, zemin bedelinin de hesaplamaya dahil edilmesi nedeniyle kararın bozulması gerektiği kararına varılmıştır.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 225/son, 202/1.m, 179.m ve 4722 sayılı yasanın 10'u, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 170. maddeleri kararda yer almaktadır.
8. Hukuk Dairesi         2015/11101 E.  ,  2017/2353 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    K A R A R

    Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur.
    Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının davasının kabulü ile, dava konusu taşınmaz için hesaplanan 25.665,00-TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 s.lı HMK 33 m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.
    Somut olaya gelince; eşler, 23.11.1989 tarihinde evlenmiş, 20.09.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir(TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK"nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı(743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 132 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 12.07.2006 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m).
    Tüm dosya kapsamı ve incelenen evraklardan; dava konusu edilen 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazın arsasının 12.07.2006 tarihinde davalının annesi tarafından davalıya satış gösterilmek suretiyle devredildiği anlaşılmaktadır.


    Davalı tanık beyanları, dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağı, tapu kaydı, resmi senet ile tüm dosya kapsamı ve hayatın olağan akışına göre, tapuda satış gösterilse bile annesinin davalıya satışı bağış niteliğindedir. (YİBK 01.04.1974 tarih 1/2 sayı; 27.03.1957 tarih 123/2 sayılı) Yargıtay"ın ve Dairemiz"in kabulü bu yöndedir. İspat yükümlülüğü olağan durumun aksini ileri süren taraftadır. (HGK 26.06.2013 tarih 1137/879 sayı).
    Somut olayda da; bağış yönündeki bu karinenin aksi davacı tarafça kanıtlanamadığından bu arsanın intikalinin bağış olması nedeniyle arsanın davacının kişisel malı olduğu hususu hesaplamada gözönünde bulundurulmalıdır. Mahkemece zemin bedeli düşüldükten sonra kalan muhdesatların değeri üzerinden hüküm kurulması gerekirken, zemin bedelinin de hesaplamaya dahil edilerek hüküm kurulması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 23.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi