Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4706
Karar No: 2019/22485
Karar Tarihi: 16.12.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2019/4706 Esas 2019/22485 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2019/4706 E.  ,  2019/22485 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 29. HUKUK DAİRESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin ret kararına karşı davacı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi;
    Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ... İş Mahkemesi"nin 05/10/2017 tarih 2016/413 Esas, 2017/443 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile; feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar vermiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A)Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının 14/12/2015-16/06/2016 tarihleri arasında davalı şirkette çalıştığını, çalışma süresinin 6 aydan fazla olduğunu, davalarını hak düşürücü süre içinde açtıklarını, davacının davalı şirkette satın alma sorumlusu olarak çalıştığını, brüt ücretinin 9.500 TL olduğunu, davacının iş akdinin sonlandırılırken savunma alınmadığını, davalı tarafça bildirilen fesih nedeninin iş kurallarına ve ahlaka aykırı olduğunu, yapılan feshin kötü niyetli olduğunu, davacının hakkında yapılan şikayetlerden haberinin olmadığını, kendisine çalışma dönemi boyunca bilgi verilmediğini, yapılan feshin geçersiz olduğunu belirterek davacının işe iadesine, davalı işverenlik tarafından işe iade edilmediği takdirde işe iadenin mali sonuçlarına katlanılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B)Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu çalışma tarihlerinin gerçeği yansıtmadığını, davacının davalı şirkette 14/12/2015-10/06/2016 tarihleri arasında çalıştığını, en az 6 aylık kıdem şartının gerçekleşmediğini, davacının davalı şirkette satın alma süpervizörü olarak çalıştığını, davacının davalı şirket tedarikçilerine ve müşterilerine karşı takındığı tutumun işyeri kurallarına ve iş ahlakına uygun olmadığını, davalı şirketin kurumsal bir şirket olduğunu, davalı şirkete şikayetlerin geldiğini, bu duruma rağmen davacının tutumunun değişmediğini, davacıdan savunma istendiğini, davacının savunma vermediğini, bu nedenle davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini belirterek savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Dosya kapsamına göre; davacının işe başlama tarihinin 14.12.2015 tarihi olduğu, dava dilekçesinde iş akdinin 13.06.2016 tarihi olduğunun bildirildiği, davacının 10.06.2016 tarihli savunma talebini tebliğ almaktan imtina ettiği,Üsküdar 16. Noterliğinin 25664 sayılı 13.06.2016 tarihli ihtari ile iş sözleşmesinin 10.06.2016 tarihi itibariyle sonlandığının bildirildiği , fesih bildiriminin tebliğ şeklini düzenleyen yasal bir düzenleme olmadığını, feshin noter kanalı ile de yapılabileceği, dinlenen davacı tanığının davacının işyerinden ayrıldığı 13.06.2016 tarihinde kendisini aradığını , noter evrakının davacıya tebliği yapılmadan 13.06.2016 tarihinde işbaşı yapan davacıya iş sözleşmesinin feshedildiğini bildirilmesi üzerine davacının işyerinden ayrıldığı ve dinlenen tanık beyanına göre 13.06.2013 tarihinde çalışmasının bulunmadığı , davacının 14.12.2015-10.06.2016 tarihleri arasında çalıştığının anlaşıldığı ve dava açmak için gereken 6 aylık kıdem şartının gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
    D)İstinaf başvurusu : İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    E)İstinaf Sebepleri:
    İlk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davalıya ait iş yerinde 14/12/2015-16/06/2016 tarihleri arasında çalıştığını, fesih öncesi savunmasının alınmadığını, davacının feshe dayanak yapılan eyleminin söz konusu olmadığını, feshin 6 iş günlük hak düşürücü süre içerisinde gerçekleşmediğini, davacının 13/06/2016 tarihinde iş yerinde çalışıp, aynı gün iş akdine son verildiğini öğrendiğini, müvekkilinin hakkında yapılan şikayetler konusunda bilgisi olmadığını, banka hesabına tazminatının yatırılmasının feshin haklı olmadığını gösterdiğini, davalının fesih tarihi ile ilgili olarak savunmalarının amacının davacının iş güvencesi kapsamı dışında bırakmak olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
    F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Somut olayda davacının feshi öğrendiği 13.06.2016 tarihi itibariyle kıdem süresinin 5 ay 29 gün olduğu,6 aylık kıdem koşuluna 1 gün kala iş akdi feshinin dürüstlük kurallarına aykırı olup davacının 6 aylık kıdeme sahip olup iş güvencesi hükümlerinden yararlanması gerektiği , ilk derece mahkemesinin kararının isabetsiz olduğu, fesih bildirimi ile sigortalı işten ayrılış bildirimindeki fesih sebeplerinin çelişkili olduğu, davacının müşterilerle iletişimi konusunda daha önce uyarıldığının kanıtlanamadığı, davacının müşterilerle iletişimine dayalı fesihte , davacının müşterilere karşı tutumunun geçerli yada haklı feshi gerçekleştirecek ağırlıkta olup olmadığının davalı tarafça kanıtlamadığından davacının işe iadesine işe başlatılmaması halinde 4 aylık brüt ücreti ile davacının süresi içinde işe başlatılması için müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    G)Temyiz başvurusu :
    Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili tarafından süresinde temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
    H) Gerekçe:
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık , davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanıp yaralanmayacağı noktasında toplanmaktadır.
    Yerel mahkemede açılan dava feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade davası niteliğindedir. İşe iade davası açılabilmesi için iş yerinde 30 veya daha fazla işçi çalışıyor olması, iş sözleşmesi feshedilen işçinin en az 6 aylık kıdeminin bulunması, feshi yapılan iş sözleşmesinin belirsiz süreli olması, işçinin 4857 sayılı kanunun 18/son maddesinde tanımlanan nitelikte işveren vekili olmaması ve davanın feshin tebliği tarihinden itibaren 1 ay içerisinde açılmış olması gerekmektedir.
    Somut uyuşmazlıkta davacı 14.12.2015-16.06.2016 tarihleri arasında çalıştığını iddia ederken, davalı davacının 14.12.2015-10.06.2016 tarihleri arasında çalıştığını savunmaktadır. Dosya içinde bulunan Sigortalı işten ayrılış bildirgesinde davacının 10.06.2016 tarihinde çıkışının yapıldığı anlaşılmaktadır. Yine davacıdan 10.06.2016 tarihinde savunma talep edildiği ancak davacının tebliğ almaktan imtina ettiği, davacının 10.06.2016 tarihinde çalışma belgesini tebliğ aldığı, bu belgeye göre 14.12.2015-10.06.2016 tarihleri arasında çalışma olduğu ve itiraza uğramadan davacı tarafından tebliğ alındığı, 2016 yılı haziran ayı bordrosunda 10 günlük ücret tahakkukunun bulunduğu ve nihayetinde davacıya gönderilen fesih ihtarında iş akdinin 10.06.2016 tarihinde fesih edildiği anlaşılmaktadır. Tüm bu somut belgelere göre davacının 14.12.2015-10.06.2016 tarihleri arasında çalıştığı ve işe iade davası ikame edebilmek için gereken 6 aylık kıdem şartına haiz olmadığı bu sebeple davanın reddi gerektiği, davalı vekilinin bu yöndeki temyiz sebeplerinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
    4857 sayılı Yasa"nın 20/3 maddesi uyarınca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
    Hüküm: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
    1-Bölge Adliye Mahkemesi’nin temyiz edilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davanın REDDİNE,
    3-Alınması gereken 44,40 TL karar-ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL karar-ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazine"ye irat kaydına,
    4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 236,08 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 494,68 TL ‘nin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
    5-Tarafların artan gider avansının iadesine ,
    6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.725,00 TL. ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
    7-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dosyanın ilk derece Mahkemesine kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16.12.2019 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi