17. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/5647 Karar No: 2012/772 Karar Tarihi: 30.1.2012
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2011/5647 Esas 2012/772 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, müvekkiline ait aracın kasko sigortalı olduğu sırada hasarlanması ve davalı sigorta şirketi tarafından belirlenen hasar bedelinin kabul edilmemesi sonucu başlatılan ilamsız icra takibinin itirazı nedeniyle durmasının, itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkeme, sigortacıya bildirme borcunun doğduğu tarihten itibaren geçen zamanaşımı süresi dolduktan sonra takibin başlatıldığı ve zamanaşımını kesen bir durumun olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Kararın gerekçesinde kullanılan kanun maddeleri TTK 1268, 1292 ve 1299'dur. TTK 1268, 2 yıllık zamanaşımı süresini düzenlerken, TTK 1292, rizikonun gerçekleştiğinin sigortacıya bildirme borcunu belirler. TTK 1299 ise TTK 1292'ye gönderme yaparak rizikoyu belirler.
17. Hukuk Dairesi 2011/5647 E. , 2012/772 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi. Gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın 02.03.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazasında hasarlandığını, başvuru üzerine davalı sigorta şirketince belirlenen hasar bedelini kabul etmediklerini, 38.117.04 TL’nın faiziyle birlikte tahsili için başlatılan ilâmsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunup, tazminat miktarının fâhiş olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, rizikonun gerçekleştiğini sigortacıya bildirme borcunun doğduğu TTK.’nun 1299. maddesi yollamasıyla aynı Yasa’nın 1292. maddesi hükmünde belirtilen tarihten itibaren TTK.’nun 1268. maddesindeki iki yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 18.04.2008 tarihinde takibin başlatıldığı, zamanaşımını kesen bir durumun söz konusu olmadığı anlaşılmakla zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmama- sına, zamanaşımı def’i süresi geçtikten sonra 13.01.2009 tarihinde ileri sürülmüş ise de davacı vekili zamanaşımı def’ine karşı açıkça karşı koyarak savunmanın genişletilmesi yasağına girdiğini belirtmediğinden zamanaşımı def’inin kabulünün gerekmesine göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 30.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.