Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/98 Esas 2020/827 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/98
Karar No: 2020/827
Karar Tarihi: 22.01.2020

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/98 Esas 2020/827 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 2,52 promil alkollüyken aracını trafik ışıklarına 5 metre mesafede motoru çalışır vaziyette durdurarak içinde uyuya kalmış vaziyette yakalandı. Mahkeme, TCK'nın 179/3-2, 53 ve 58. maddeleri gereğince sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmesine karar verdi. Ancak sanığın lehe hükümlere ilişkin sair temyiz itirazları reddedildi. Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin uzlaşma kapsamına alınması gerektiği ve TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca, failin lehine olan kanun uygulanarak infazın yapılması gerektiği sonucuna varılarak karar bozuldu.
Kanun maddeleri:
- TCK 179/3-2: Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçu
- TCK 53: Hak yoksunlukları
- TCK 58: Tekerrür müeyyidesi
12. Ceza Dairesi         2018/98 E.  ,  2020/827 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : TCK"nın 179/3-2, 53, 58. maddeleri gereğince mahkûmiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Olay tarihinde sanığın 2,52 promil alkollü vaziyette idaresindeki aracı trafik ışıklarına beş metre mesafede motoru çalışır vaziyette durdurarak içerisinde uyuya kalmış vaziyette yakalandığı olayda; T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, lehe hükümlere ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Kastamonu Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/809 esas, 2011/68 karar sayılı ilamındaki mahkumiyetin, 5237 sayılı TCK"nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra, 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 106/1. maddesinde tanımı yapılan tehdit suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren Kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 254. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri ilgili mahkemece yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanık hakkında bahsedilen ilam esas alınarak TCK"nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA; 22/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.