Esas No: 2016/10786
Karar No: 2021/3612
Karar Tarihi: 28.06.2021
Danıştay 4. Daire 2016/10786 Esas 2021/3612 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10786
Karar No : 2021/3612
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İnşaat işi ile iştigal eden davacının, 2011 takvim yılında indirimli orana tabi işlemleri nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen, mahsuben de iade alınamayan katma değer vergilerinin iadesine ilişkin olarak düzenlenen Yeminli Mali Müşavirlik Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporuna istinaden yapılan iade başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; ortaklarıyla birlikte maliki olduğu arsası üzerine inşaat yapan davacının 2010-2011 yılında yüklenerek kayıt beyanlarına intikal ettirilen ancak indirimle giderilemeyen ve mahsuben iadesi alınamayan katma değer vergilerinin iadesine yönelik olarak Yeminli Mali Müşavirlik Katma Değer Vergisi İadesi Tasdik Raporunun tanzim edildiği, iade alacağının 03/07/2014 tarihinde verilen düzeltme beyannamesinde gösterildiği, davalı idarece, anılan talebin … tarih ve … sayılı işlemle reddedildiği, davacı tarafından 2011 yılında yüklenilen katma değer vergilerinin iadesinin 2014 yılında istendiği, mükelleflerin yüklendiği katma değer vergilerinin mahsuben ve nakten iadesinin mümkün olduğu, iade usulünün ne şekilde olacağı noktasında ise 3065 sayılı Kanun ile Maliye Bakanlığına yetki verildiği, Maliye Bakanlığına verilen yetki doğrultusunda yürürlüğe giren Genel Tebliğ hükümleri uyarınca, yüklenilen katma değer vergileri nedeniyle süresinde (en geç izleyen yıl) iade hakkını kullanmayan mükelleflerin, daha sonra düzeltme beyannameleri ile iade talebinde bulunamayacağının belirtildiği, ancak üst norm olan Kanun düzenlemesinde yılı içinde mahsuben iade edilemeyen katma değer vergisinin en geç izleyen yıl içinde talep edilmemesi halinde yüklenilen katma değer vergilerinin mükelleflere iade edilmeyeceği yönünde yasal bir düzenleme bulunmadığı, alt norm olan Genel Tebliğin mükellef aleyhine yükümlendirici ve sınırlayıcı hüküm getiremeyeceği, katma değer vergilerinin izleyen yılda iadesinin vergi dairesinden talep edilmediği gerekçesiyle reddine yönelik işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların izleyen yılda nakden veya mahsuben iade edilebileceği, süresinden sonra verilen düzeltme beyannamesi verilemeyeceği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/2. maddesinde, bir vergilendirme döneminde indirilecek katma değer vergisi toplamı, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan katma değer vergisi toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki farkın sonraki dönemlere devrolunacağı ve iade edilmeyeceği, fıkranın devamında da 28. madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan verginin, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin %51'i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödeneceği, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen verginin izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden veya mükellefin yukarıda sayılan borçlarına mahsuben iade edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin (2) numaralı fıkrası ile indirimli orana tabi işlemlerle ilgili olup indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan verginin iadesi talebinde bulunabilme imkânı belirli bir süre ile sınırlandırılmıştır. Anılan fıkraya göre, indirimli orana tabi işlemlerin gerçekleştiği yıl içinde veya izleyen yıl içinde iade talebinde bulunulması gerekmektedir. İzleyen yıldan sonra yapılan iade taleplerinin ise süresinde olduğu kabul edilemeyecektir.
Davacı tarafından, 2010-2011 yılında yüklenilerek kayıt beyanlarına intikal ettirilen ancak indirimle giderilemeyen ve mahsuben iadesi alınamayan katma değer vergilerinin iadesine ilişkin talebin, 3065 sayılı Kanun'un 29. maddesinin (2) numaralı fıkrasında öngörülen süre geçtikten sonra 03/07/2014 tarihinde verilen düzeltme beyannamesi ile yapıldığı görülmektedir.
Bu durumda, vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği 2011 yılında yürürlükte bulunan 3065 sayılı Kanun'un 5838 sayılı Kanun ile değişik 29. maddesinin (2) numaralı fıkrasında iade talepleri konusunda öngörülen süreden sonra yapılan iade başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının … ve …'nin karşı oyu ve oyçokluğuyla BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 28/06/2021 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.