Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/11706 Esas 2016/10698 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/11706
Karar No: 2016/10698
Karar Tarihi: 14.12.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/11706 Esas 2016/10698 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık avukat, bir müvekkilinin icra dosyasında takip başlattıktan sonra, noterden alınan bir azilnameye rağmen tahsilat yapmış ve katılana sadece bir kısmını verip geri kalanını uhdesinde tutmuştur. Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarını işlediği iddiasıyla dava açılmıştır. Ancak ek savunma hakkı tanınmadan, TCK'nın 158/1-d maddesi uygulanarak 1 yıl 8 ay hapis cezasının ertelenmesi ve 80 TL adli para cezası verilmiştir. Kararın bozulmasına ve sanığın temyiz itirazlarının yerinde görülmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 158/1-d maddesi (nitelikli dolandırıcılık)
- TCK'nın 62. maddesi (hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma)
- TCK'nın 52/2. maddesi (görevi kötüye kullanma)
- TCK'nın 51/1. maddesi

23. Ceza Dairesi 2016/11706 E. , 2016/10698 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-d, 62, 52/2, 51/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasının ertelenmesi ve 80 TL adli para cezası

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Avukat olan sanığın katılandan aldığı vekaletnameye istinaden İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2005/4323 sayılı dosyasında icra takibi başlattığı, ancak Pazar Noterliğince düzenlenen 9.8.2006 tarihli ve 3878 yevmiye sayılı azilnamenin sanığa 31.8.2006 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen sanığın 24.1.2007 tarihinde icra dosyasından 58.084, 98 TL tahsil edip katılana 10.000 TL verdiği ve kalanını uhdesinde tuttuğu iddia olunan olayda;
Sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve görevi kötüye kullanma suçlarını işlediği iddiasıyla TCK"nın 155/2. ve 257/1. maddelerinin uygulanması talep edilerek kamu davası açıldığı halde, 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanınmadan, TCK"nın 158/1-d maddesinin uygulanması ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.