11. Hukuk Dairesi 2019/332 E. , 2019/7282 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 14/04/2017 tarih ve 2016/201 E- 2017/333 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi"nce verilen 15/11/2018 tarih ve 2018/357 E- 2018/1321 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin meşru ve yetkili hamili olduğu, İş Bankası ... Şubesine ait 3199523 seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, 3199524 seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, 3199525 seri numaralı 20.000,00 TL bedelli çeklerin müvekili tarafından kaybedildiğini veya çaldırmış olması sebebiyle Kapaklı Polis merkezine 12.11.2015 tarihinde gidilerek çekin keşidecisi olan firma yetkilisi ... ile birlikte çeklerin kaybedildiğine dair ifade verildiğini, ifadede ek keşidecisinin anılan çeklerin davacıya ait olduğunu, çeklerin davacıya ödenmesini kabul ettiğini, ancak çeklerin vade tarihlerinin yaklaşması üzerine bulunamamasından dolayı müvekkili tarafından Çerkezköy 1. Aslie Hukuk Mahkemesinde çek iptali davası açıldığını, Çerkezköy 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin anılan çeklerle ilgili %15 teminat karşılığında ihtiyati tedbir yoluyla ödeme yasağı konulduğunu, bunun üzerine 3199523 seri numaralı 30.11.2015 vade tarihli 15.000,00 TL bedelli ilk çekin davalı tarafından 30.11.2015 tarihinde ilgili bankaya ibraz edildiğini, ancak ihtiyati tedbir kararı gereğince çek ödenmeyince davalı vekili tarafından Çerkezköy 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1177 esas sayılı dosyasına çeklerin müvekkili uhdesinde bulunduğu ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebiyle başvurulduğunu, davalının, müvekkilinin üvey annesi olduğunu, çeklerin ne şekilde müvekkilinin cebinden davalının uhdesine geçtiğinin anlaşılamadığını, gerek müvekkilinin çekin kaybolması veya çalınması neticesinde hemen polis karakoluna gitmesi gerekse çeklerin keşidecisi olan firma yetkilisinin ifadeleri dikkate alındığında çeklerin müvekkilinin uhdesinde olduğunun ve çeklerin yetkili ve meşru hamilinin davacı olduğunun aşikar olduğunu ileri sürerek İş Bankası ... Şubesine ait 3199523 seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, 3199524 seri numaralı 15.000,00 TL bedelli, 3199525 seri numaralı 20.000,00 TL bedelli çeklerin istirdatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin iptali istenen çeklerin yetkili ve meşru hamili olduğunu, davacının iddialarının gerçek dışı ve çelişkili olduğunu, davacının davasını kesin delil olan yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın dinlettiği tanıkların beyanlarından çeklerin davacıda iken kaybedilmesi üzerine karakolda çeklerin kayıp edildiğine dair davacı ile birlikte tanığın ifade verdikleri ve davacının çeklerin zayi olması sebebine dayalı olarak çek iptali davası açtığı, çeklerin yetkili hamilinin davacı olduğu, davalının davacının üvey annesi olduğu, keşideci tanığın ... olduğu, diğer tanığın ise keşidecinin babası olduğu, tanık ...’nin beyanında çekleri görmeden ödeme yaptırdığını ve davacı tarafından sunulan belgedeki imzanın kendisine ait olduğunu kabul ettiği, tanık beyanlarına göre davalı tarafın çeklerin yetkili hamili olmadığı ve çekleri kötü niyetle iktisap ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu çeklerin davacıya iadesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun, karakolda tanık olarak dinlenen keşidecinin, davacının çekleri babasından aldığını kendisine söylediği, keşidecinin davacının elinde çekleri gördüğüne dair beyanının bulunmadığı, keşidecinin, davacının çekleri babasından aldığını beyan etmesi üzerine 5.000,00 TL ödeme yaptığını belirttiği, diğer tanık ...’nin ise davacının aynı beyanları üzerinde davacıya çekleri görmeden 5.000,00 TL ödeme yaptığını beyan ederek dosyaya sunulu makbuzu aldıklarını belirttiği, 13.07.2016 tarihinde dosyaya havale edilen belgede ise dava konusu çeklerden biri için davacıya 5.000,00 TL ödeme yapıldığının belirtildiği, belgede çek aslının görüldüğüne dair kaydın bulunmadığı, davacının beyanlarının çelişkili olduğu, anılan çeklerin babasından kendisine verildiğine dair iddiasını ispata yarar delil sunmadığı, davacının çeklerin hamili olduğunu ve çekin rızası hilafına elinden çıktığını kanıtlayamadığı, davalının çeki iktisapta kötü niyetli ya da ağır kusurlu olup olmadığının tartışılmasının gerekmediği, bu yönde somut bir iddia yahut kanıtın bulunmadığı gerekçesiyle kabulüne, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 18/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.