16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7865 Karar No: 2020/1997 Karar Tarihi: 12.03.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/7865 Esas 2020/1997 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. Yargılama süreci hukuka uygun olarak yapılmış, deliller hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş ve suçun tipine uygun bir yaptırım uygulanmıştır. Sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu gösteren ayrıntılı tutanak henüz dosyaya eklenmediği için bu konudaki karar verme sürecinde etkili olmamıştır. Mahkeme, sanığın örgütsel konumu ve faaliyetlerinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme kararında kullanılan kanun maddeleri: TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 62, 53, 58/9, 58/6, 63.
16. Ceza Dairesi 2019/7865 E. , 2020/1997 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2019 tarih ve 2018/366 - 2019/24 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 58/6, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihinin, temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “21.07.2016” yerine gerekçeli karar başlığında “16.03.2017” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili görülmemiş, sanığın örgütsel konumu ve faaliyetleri nazara alınarak alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.