12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1300 Karar No: 2016/16492 Karar Tarihi: 09.06.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/1300 Esas 2016/16492 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/1300 E. , 2016/16492 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine faturaya dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun itirazı sonucu takibin durdurulduğu, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu ve mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda itirazın kaldırılmasına, takibin 18.596,54 TL üzerinden devamına, alacaklı yararına %20 tazminata karar verildiği anlaşılmaktadır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 117/1. maddesinde; “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” hükmüne, aynı maddenin 2. fıkrasında ise; “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; alacaklının takibine dayanak yaptığı faturada vade mevcut olmadığına ve borçlunun, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 117. maddesine göre temerrüde düşürüldüğüne dair dosya içerisinde herhangi bir belge de bulunmadığına göre, bu durumda borçlu ancak takip tarihi itibariyle temerrüde düşmüş sayılacağından takip tarihinden önceki dönem için alacaklının dayanak faturadan dolayı işlemiş faiz talep etmesinin yasal dayanağı bulunmamaktadır. O halde mahkemece, takip tarihinden önceki döneme ilişkin işlemiş faize yönelik itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.