Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2018/4128
Karar No: 2021/3428
Karar Tarihi: 28.06.2021

Danıştay 3. Daire 2018/4128 Esas 2021/3428 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/4128
Karar No : 2021/3428

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına asıl borçlu … İnşaat Taahhüt Metal Nakliyat İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2009 yılının Şubat ila Mayıs dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, gecikme faizi ve özel usulsüzlük cezasından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının 04/09/2009 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesindeki ilana göre 28/08/2009 tarihli ortaklar kurulu kararı ile ortaklıktan ayrılarak şirketi temsil ve ilzam yetkisinin sona erdirildiği, şirket müdürlüğüne 5 yıl süre ile …'ın seçildiği, şirketin 18/02/2015 tarihinde sicilden re'sen terkin edildiği, ödeme emri içeriği katma değer vergisi ve vergi ziyaı cezası için şirket adına düzenlenen ve özel usulsüzlük cezasını içermeyen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin usulsüz şekilde 14/09/2015 tarihinde şirketi temsile yetkili olmayan davacının mernis adresinde eşine tebliğ edildiği, davacı tarafından, bu ödeme emrinin iptali talebiyle açılan davanın ehliyet yönünden reddediliği, dolayısıyla asıl amme borçlusu şirket adına özel usulsüzlük cezası dışındaki borçlar için düzenlenen ödeme emri yönüyle şirket adına usulüne uygun şekilde kesinleştirilmiş bir kamu alacağının varlığından bahsedilemeyeceği, ödeme emri içeriği özel usulsüzlük cezasına ilişkin olarak ise dosyaya asıl borçlu şirket adına düzenlenmiş her hangi bir ödeme emri ibraz edilmediği dikkate alındığında dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl amme borçlusu şirket hakkında vergi inceleme raporuna dayanılarak Şubat ila Mayıs 2009 dönemi için katma değer vergisi tarhiyatı yapıldığı, Mayıs 2009 dönemi için ise defter ve belgeleri ibraz etmediğinden özel usulsüzlük cezası kesildiği, söz konusu vergi ve cezaların şirketten tahsil edilememesi üzerine kanuni temsilci olan davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Asıl borçlu şirket adına usulune uygun kesinleştirilmiş bir kamu alacağı olmadığından uyuşmazlık konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı, dava konusu ödeme emrinin iptaline yönelik vergi mahkemesi kararına davalı idare tarafından yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacının kanuni temsilcisi olduğu şirket adına tanzim edilen 24/12/2014 tarihli adres tespit tutanağında, işyerini adres bırakmadan terk ettiğinin tespit edildiği, 2009 yılı için salınan vergi ve kesilen cezalara ilişkin ihbarnamelerin 25/12/2014 tarihinde şirketin kanuni temsilcisi …'ın mernis adresinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca muhtara bırakılmak ve kapıya yapıştırılmak suretiyle tebliğ edildiği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7.maddesi uyarınca yapılan ihtar ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayımlanan ilana rağmen süresi içerisinde bildirimde bulunulmadığından 18/02/2015 tarihinde ticaret sicilinden re'sen silindiği, belirtilen ihbarnamelere konu vergi ve cezaların ihtilafsız kesinleşmesi üzerine şirket adına düzenlenen … tarih … takip numaralı ödeme emrinin 14/09/2015 tarihinde davacının ikametgahında eşi imzasına tebliğ edildiği, yapılan araştırmada şirketin herhangi bir malvarlığı bulunamadığından, şirketten tahsil imkanı kalmadığı sonucuna varılan kamu alacağının tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Kanuni Temsilcilerin Ödevi" başlıklı 10. maddesinde, tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafından yerine getirileceği, temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi veya buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükme bağlanmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93. maddesinde, tahakkuk fişinden gayri vergilendirme ile ilgili olup hüküm ifade eden bilumum vesikalar ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak adresleri bilinmeyenlere ilan yolu ile tebliğ edileceği, 101. maddesinde bilinen adreslerin sayıldığı, şirket müdürünün ikametgah adresinin bilinen adresler arasında yer almadığı, 102. maddesinde, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memurunun durumu zarf üzerine yazacağı, aynı maddenin son fıkrasında da adreste bulunamama halinin, komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak süretiyle tespit olunarak merciine iade olunacağı, 103. maddesinde muhatabın adresi hiç bilinmezse, bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilanen yapılacağı, 104. maddesinde ilanın ne şekilde yapılacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının, dava konusu ödeme emri içeriği özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerine karşı açılan davalarda, ancak asıl borçlu şirket adına tanzim edilen ödeme emirlerinin tebliğine ilişkin hukuka aykırılıkların incelenebileceği açık olmakla birlikte uyuşmazlık konusu olayda, şirket adına salınan cezalı vergi tebliğ edildikten sonra fakat ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmeden önce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7.maddesi uyarınca yapılan ihtar ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayımlanan ilana rağmen süresi içerisinde bildirimde bulunulmaması üzerine şirketin 18/02/2015 tarihinde ticaret sicilinden re'sen kaydının silindiği dikkate alındığında, şirket hakkında tahakkuk etmiş bir borç bulunması şartıyla şirket hakkında ödeme emri düzenlenmesine gerek olmaksızın kanuni temsilcinin sorumluğuna gidilebileceğinden kamu alacağının şirket yönünden tahakkuk edip etmediğinin belirlenmesi için cezalı vergiye ilişkin ihbarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin ortaya konulması gerekmektedir.
Yukarıda yer alan yasal düzenlemeler birlikte incelendiğinde, muhatabın, adresinde bulunmaması söz konusu olduğunda posta memurunun durumu zarf üzerine yazarak tebliğ evrakının posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderilmesi ve bundan sonraki aşamada da muhatabın başkaca bilinen adresi yok ise tebligatın ilanen yapılması 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesinin gereği olup dava konusu ödeme emirleri içeriği asıl amme borçlusu şirket adına düzenlenen vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin, bu kural uyarınca muhatabın adresinde bulunamadığı tespit edildikten sonra iadesi yoluna gidilmesi gerekirken, olayda, dava konusu ödeme emri içeriği Şubat ila Mayıs 2009 dönemlerine ilişkin vergi ziyıa cezalı katma değer vergisine yönelik ihbarnameler davacı şirket yetkilisinin mernis adresinde 25/12/2014 tarihinde ilgili mahalle muhtarına bırakılmak suretiyle 213 sayılı Kanun'un tebliğ hükümleri karşısında uygulanması mümkün bulunmayan 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca tebliği yoluna gidilmesi hukuka uygun düşmediğinden vergi mahkemesince dava konusu ödeme emrinin, katma değer vergisi ile vergi ziyaı cezasından kaynaklanan kısmının yazılı gerekçeyle iptaline ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusunun reddinde sonucu itibariyle hukuka aykırılık görülmemiştir

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; dava konusu ödeme emrinin özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Kararın; dava konusu ödeme emrinin, diğer kamu alacaklarına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN İSE REDDİNE,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 28/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi