Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3398
Karar No: 2020/809
Karar Tarihi: 21.01.2020

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/3398 Esas 2020/809 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların taksirle ölüme sebebiyet verdikleri suçundan mahkumiyetleri hüküm altına alınmıştır. Ancak, dosyanın incelenmesi sonucunda, sanıkların beraati gerektiği ve hükmün bozulması gerektiği ortaya çıkmıştır. İş güvenliği önlemlerinin alınması gerektiğine dair sözleşmedeki yükümlülüklerin alt işverene ait olduğu belirtilmiştir. Sanıkların sorumluluğu konusunda tali kusurları olmasına rağmen, asli kusurlu hareketlerinin incelenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Sanıkların cezalandırılması konusunda ise, cezanın ağırlığı zararın ağırlığını ve suçun işleniş biçimini dikkate alacak şekilde belirlenmesi gereklidir. Kararda, TCK'nın 85/2, 62/1, 50/4, 52/4 maddelerine atıf yapılmaktadır. Ayrıca, hüküm altına alınan uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi konusunda Kanuna aykırı bir davranış tespit edilmiştir ve mahkeme kararı bozulmuştur.
12. Ceza Dairesi         2017/3398 E.  ,  2020/809 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : Sanıklar hakkında ayrı ayrı; TCK"nın 85/2, 62/1, 50/4, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyet,

    Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar ..., ..., ..., ... müdafiileri ile sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Regnum İnşaata ait inşaatın yapım işinin yüklenici ... İnşaat tarafından sözleşme ile üstlenildiği, ... inşaatın da yine sözleşme ile tünel kalıp işini ... İnşaata verdiği, ... İnşaatın işçileri olan ölenlerin inşaatın 26. katındaki iskelede emniyet kemeri takılı olmadığı halde bulundukları sırada iyi sabitlenmemesi nedeniyle iskelenin devrilmesi ile aşağı düştükleri olayda,
    A-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Regnum AŞ nin işin yapımını sözleşme ile ...firmasına verdiği, sözleşme gereğince iş güvenliği önlemlerini alma yükümlülüğünün ...şirketine ait olduğu ve ... firmasının iş güvenliğinden sorumlu teknik eleman görevlendirerek bu görevlinin iş yerinde bulunmasını sağlaması gerektiği, ...iş güvenliği uzmanı sanık ..."in 03/03/2011 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği şekilde iş güvenliğiyle ilgili sıkıntıları tespit ederek gerekli uyarılarda bulunduğu ve sözleşme gereği ... İnşaatın hakedişlerinden kesinti yaptığı, ... firmasının şantiye şefi sanık ..."nin tali kusurlu hareketiyle, ... İnşaatın ortağı temyiz dışı sanık Osman"ın ise asli kusurlu hareketiyle gerekli iş güvenliği önlemlerini almayarak, gerekli denetimleri yapmayıp koruyucu malzeme kullanılmasını sağlamayarak kazaya sebebiyet verdikleri dikkkate alındığında, bu itibarla Regnum firması şantiye şefi sanık ... ile emniyet müdürü olan sanık ... ve ... firması saha mühendisi sanık ... ile iş güvenliği uzmanı sanık ..."in meydana gelen kaza açısından kusurları bulunmadığından sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken, oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelere dayanılarak yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA;
    B-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Dosya içeriğine göre üç kişinin ölmesi ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tali kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu üç kişinin ölmesine neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık ...’nin olayda alt işveren ... İnşaat firmasının sorumlu olduğu, eksik inceleme ile karar verildiği, CMK"nın 231. maddesinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden sanık ... açısından hükmün 1 nolu bendinin 4. paragrafı çıkarılarak yerine "Sanığa verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK‘nın 50/4. maddesi yollamasıyla 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK‘nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 910 tam gün olarak belirlenmesine, TCK‘nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL hesabıyla 18.200 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi