12. Hukuk Dairesi 2016/13224 E. , 2016/16385 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi borçlu vekili, İİK"nun 134/2. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süreden sonra 09.07.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ve sair fesih nedenlerini ileri sürerek müvekkilinin ihaleyi 04.07.2014 tarihinde öğrendiğini beyanla, 02.06.2015 tarihinde yapılan taşınmaz ihalesinin feshini talep etmiştir.
Mahkemece, borçluya 24.04.2015 tarihinde yapılan satış ilanı tebligatının usulüne uygun olduğu, usulsüzlüğü iddia edilmiş olsa bile satışın gazete ile 26.04.2015 tarihinde ilan edildiği bu ilanla birlikte satış ilanının öğrenilmiş sayılacağı, buna göre tebliğ aldığı tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde satış ilanına itiraz etmesi mümkün iken ihaleden sonra yasal süre dışında dava açılmış olması ve İİK.nun 134/7 deki 1 yıllık süre dayanılarak dava açmış olmasının yerinde olmayıp davanın süresinde açılmadığından bahisle usulden reddine karar verildiği, hükmün borçlu tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
İİK"nun 134. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, ihalenin feshi isteminin, ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde yapılması gerektiği, aynı maddenin 7. fıkrasında ise satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa, şikayet süresinin ıttıla tarihinden başlayacağı, ancak bu müddetin ihaleden itibaren bir seneyi geçemeyeceği düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, satış ilanı, borçluya usulüne uygun tebliğ edilmemişse, ihalenin feshi, ihale tarihinden itibaren bir seneyi geçmemek üzere, ihalenin öğrenilmesinden itibaren yedi günlük süre içinde icra mahkemesinden istenebilecektir.
Borçluya gönderilen satış ilanı tebligatının incelenmesinde; “belirtilen adresinde tevziat saatlerinde bulunamadığından, .... soruldu, adres kapalı olduğunu beyan edildi, beyanı imzadan imtina etti, ... Mahalle Muhtarlığına teslim edildi, İhbarname adresin kapısına yapıştırıldı, muhataba haber verilmek üzere komşusu...."ye haber verildi” şerhi ile ve 24.04.2015 tarihinde tebliğ edilmek istendiği anlaşılmaktadır. Ancak tebliğ memurunun, muhatabın adreste bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeksizin yaptığı tebligat bu hali ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesi ile Tebligat Yönetmeliği"nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüzdür.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminde haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihinin aksi onun imzasını taşıyan yazılı bir belge veya resmi nitelikte bir belge ile kanıtlanabilecek olup tanık beyanları ile kanıtlanamaz. Bu nedenle, yerel mahkemenin satış ilanı tebligatının usulüne uygun olduğuna ve gazete ilanı ile tebligatın öğrenilmiş sayılacağına ilişkin gerekçe ve tespitleri dosya kapsamı ve yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğundan doğru bulunmamıştır.
Ancak, ihalenin 02.06.2015 tarihinde yapıldığı, borçlu ... vekili Av. ..."ın vekaletname ibraz ederek 01.07.2015 tarihinde icra müdürünce havalesi yapılan dilekçe ile takip dosyasının fotokopisinin verilmesini istediği, bu durumda taşınmaz ihalesini 01.07.2015 tarihinde öğrendiği kabul edileceğinden, belirtilen bu öğrenme tarihine nazaran ihalenin feshi istemi ile 09.07.2015 tarihinde yapılan başvurunun, yukarıda açıklanan İİK"nun 134/7. maddesi uyarınca yasal 7 günlük sürede olmadığı anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, borçlunun ihalenin feshine yönelik şikayetinin belirtilen bu gerekçelerle süresinde olmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçe ile sonuca gidilerek süresinde olmadığından bahisle ret kararı verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta istemin süre yönünden ve usulden reddine karar verildiğinden sonucu itibarı ile doğru olan mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK"nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 29,20 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.