Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2778
Karar No: 2021/4004
Karar Tarihi: 26.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/2778 Esas 2021/4004 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2019/2778 E.  ,  2021/4004 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümleri hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, 13.04.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfiyle gösterilen taşınmazın davacı ... adına tesciline, aynı raporda (A) ve (B) harfiyle gösterilen taşınmazlar hakkındaki davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; 4721 sayılı TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen kısım yönünden zilyetlikle kazanım koşullarının davacı lehine gerçekleştiği, aynı raporda (A) ve (B) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümleri üzerinde davacı tarafından emek sarf edilmediği ve bu bölümler yönünden davanın ispat edilemediği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, Harita Genel Müdürlüğünden dava konusu taşınmaza ilişkin 1960 yılı öncesi ve sonrasına ilişkin hava fotoğrafları istenilmiş olup, dosya içerisine 1948 ve 1975 yıllarına ilişkin hava fotoğrafları gelmesine rağmen, jeodezi mühendisinden alınan raporda, nereden ve nasıl temin edildiği anlaşılamayan 1955, 1970, 1978, 1980 ve 1991 yıllarına ilişkin hava fotoğrafları üzerinden değerlendirme yapılmış; yine hükme esas alınan ziraat mühendisi bilirkişisi tarafından hazırlanan raporda ise, dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı tarafın zilyetliğinin süresi ve sürdürülüş biçimi yönünden yapılan değerlendirme hüküm vermek için yetersiz olduğu gibi, taşınmazın öncesinin imar-ihyaya tabi bir taşınmaz olup olmadığı açıkça belirlenmemiş ve imar-ihyaya tabi bir taşınmaz olması halinde ise emek ve masraf sarfı suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilip getirilmediği ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçip geçmediği açıklanmamış; jeolog bilirkişi raporunda, dava konusu taşınmaz bölümlerinin dere yatağı niteliğinde olup olmadığı veya dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığı hususları belirtilmemiştir. Diğer taraftan dava konusu taşınmaz bölümlerinin imar planı sınırları içinde kalıp kalmadığı, devlet eliyle sulanan yerlerden olup olmadığı ve davacının aynı çalışma alanı içerisinde belgesiz zilyetlik yoluyla edindiği sulu ve kuru taşınmaz bulunup bulunmadığı ve miktarı ilgili kurumlardan sorulmamıştır. Bu şekilde eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin imar planı sınırları içinde kalıp kalmadığı, imar planı sınırları içinde kalıyorsa hangi yıl imar planı sınırları içine alındıkları ve imar planının hangi tarihte kesinleştiği ... ve ..."ndan sorularak alınacak yazı cevabı ve imar planına ilişkin haritalar celp edilmeli, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazların bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre taşınmazların dava tarihinden önce kesinleşmiş imar planı kapsamında kalmaları halinde imar planı onay (kesinleşme) tarihinden, aksi halde dava tarihi olan 2013 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar, uydu fotoğrafları ile memleket haritaları ve çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin tamamının kadastro tutanakları ve varsa dayanakları ile davalı iseler dava dosyaları temin edilmeli, çekişmeli taşınmazların devlet eliyle sulanan yerlerden olup olmadığı ilgili birimlerden sorulmalı, davacının aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edindiği sulu ve kuru taşınmaz bulunup bulunmadığı ve miktarı Tapu, Kadastro ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak; varsa söz konusu taşınmazların kesinleşme durumlarını gösterir şekilde kadastro tutanak örnekleri ve oluşmuş ise tapu kayıtlarının onaylı örnekleri getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen, jeoloji, jeodezi ve fotogrametri uzmanı ve 3 kişilik ziraat mühendisi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, taşınmazların dere yatağı niteliğinde olup olmadığı ve sınırında bulunan derenin yatak değiştirip değiştirmediği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tespitine esas tapu kayıtlarının dava konusu taşınmazın yönünü ne okuduğu belirlenmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; jeolog ve ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, taşınmazların toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerilerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmazların hangi bölümünde hangi bitki örtüsünün hakim olduğunu, taşınmazların imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğini, dere yatağı vasfında olup olmadığını veya dere yatağından kazanılıp kazanılmadığını, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığını, aktif dere yatağında değilse derenin etkisi altında kalan yerlerden olup olmadığını açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazları tüm yönleriyle gösterecek şekilde çekilmiş çekişmeli taşınmazların sınırlarının kabaca işaretlendiği renkli fotoğraflarını içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemeleri istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak, çekişmeli taşınmazların hava fotoğraflarının çekildikleri tarihlerdeki niteliği, kullanım şekli ve süresi ile varsa imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı ve hangi tarihte tamamlandığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, belirtilen dönemlere ilişkin memleket haritaları ile uydu fotoğrafları yapılacak inceleme sırasında dikkate alınmalı ve çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden ve komşu parseller ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde çekilmiş yakın plan panoramik fotoğrafları dosya arasına konulmalı; fen bilirkişisine, mahalli bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutları gösterir, keşfi izlemeye ve denetlemeye elverişli ve çakıştırmalı harita düzenlettirilerek bu haritada taşınmazların sınırından geçen derenin işaretlenmesi istenilmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek taşınmazlar üzerinde 3402 sayılı Yasa"nın 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı değerlendirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi; kabule göre de, yargılama giderlerinin yasal hasım konumunda bulunan davalılar üzerinde bırakılması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ve davalıya ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi