3. Hukuk Dairesi 2020/1216 E. , 2020/5397 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen kurum işleminin iptali ile muarazanın giderilmesi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı kurumun 09/04/2016 tarihli yazısı ile 58 adet hasta için yapılan görüntülemede kullanılan kontrast madde için mükerrer faturalandırma yapıldığı gerekçesi ile 464.000 TL cezai işlem uygulandığını, otomasyon sistemi değiştiği için sehven faturalandırma işlemi yapıldığını, uygulanan cezai işlemin haksız olduğunu ileri sürerek; davalı kurum tarafından uygulanan cezai işlemin iptalini talep etmiştir.
Davalı; davacı hastane tarafından görüntüleme işleminin bir kez yapıldığını, ancak bu işlemde kullanılan ilacın hastaya reçete edilerek eczaneden karşılanmış olmasına rağmen ayrıca davacı hastane tarafından fatura edildiğinin belirlendiğini, bu nedenle tesis edilen cezai işlemde hukuka aykırı bir yön bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kabulüne, davalı kurumun 09/03/2016 tarihli yazısına istinaden düzenlenen 464.000 TL’lik cezai şart bedelinin tayinine ilişkin işlemin iptaline karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Her ne kadar, istinaf aşamasında ileri sürülmeyen itirazlar, temyiz sebebi yapılamaz ise de; yargılama harçları kamu düzeni ile ilgili olduğundan, temyiz aşamasında ileri sürülen bu yöne ilişkin itirazın Yargıtay tarafından re’sen dikkate alınması gerekir.
Davalı kurum, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumuna İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun’un 36 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca harçtan muaftır. Buna göre, davalıdan harç alınması ya da davacı tarafından yatırılan harçların yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesi mümkün değildir.
Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince; hüküm fıkrasının (2) nolu bendinde davalının harçtan muaf olması nedeniyle davacı tarafından peşin olarak yatırılan karar ve ilam harcının iadesine karar verilmesine rağmen, aynı hüküm fıkrasının (4) nolu bendinde davacı tarafından yatırılan başvurma harcının yargılama giderlerine dahil edilerek davalıdan tahsiline karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK"nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) ve (4) nolu bendleri çıkartılarak yerlerine sırasıyla;
“2 - Davalı kurum harçtan muaf olduğundan, davacı tarafından yatırılan başvuru ile karar ve ilam harcından ibaret olan toplam 7.953,66 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,”,
“4 - Davacı tarafından yapılan; 127 TL tebligat, 4,50 TL müzekkere, 24,30 TL talimat posta masrafı, 1.200 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.355,80 TL yargılama giderinin davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kurum tarafından yapılan 1.300 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,” bendlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, kesin olmak üzere 06/10/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.