14. Hukuk Dairesi 2016/7280 E. , 2019/2224 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.06.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, dava konusu 140 ada 55 parsel sayılı taşınmazın davalı ... tarafından 09.08.2011 tarihinde 2886 sayılı Yasa uyarınca açık arttırma yoluyla satışa çıkarıldığını, yapılan ihalede en yüksek teklifin 22.000,00TL ile davacı tarafından verilerek ihaleyi davacının kazandığını, davacının 450,00TL tutarında geçici toplam 978,90TL ihale karar pulu ve kati teminatı aynı gün belediye veznesine yatırdığını, taşınmaz üzerinde davalı belediyenin borçlarından dolayı haciz şerhi olduğundan davalı belediyenin bilgisi ve onayı doğrultusunda ihale bedelinin tek seferde ve şartnamede yazılan süre içerisinde ödenmeyerek taksitle ödendiğini, yapılan ödemelerin belediye tarafından kabul edilerek davacı adına tescili haciz şerhi kalktıktan sonra yapılacağının davacıya bildirildiğini, ne var ki 23.09.2004 tarihli yazı ile ihalenin feshedildiğini ve davacının yatırdığı ihale bedeli ile teminatın gelir kaydedileceğinin davacıya bildirildiğini, ihalenin feshi yoluna gidilmiş olsa dahi davalı belediyenin sadece geçici teminatı uhdesinde bırakıp kalan kısmını iade etmesi gerektiğini ileri sürerek dava konusu 140 ada 55 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, ikinci kademede ödenen 22.000,00TL"den yatırılan 450,00TL tutarında geçici teminatın mahsubundan sonra bakiye 21.550,00TL"nin yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın 26.07.2011 tarihli satış şartnamesi doğrultusunda ihale usulü ile satılmasına karar verilerek taşınmazın davacı adına ihale olunduğu, ancak davacının şartname uyarınca kendisine yüklenen edimleri yerine getirmediği anlaşıldığından ihalenin, 23.09.2014 tarihinde belediye tarafından tek taraflı olarak feshedildiğini, anılan satış şartnamesinin 3. maddesinde ihale sonucu kesinleşen miktarın kati teminatı ihale günü, ihalede kesinleşen miktarın ise ihalenin yapıldığı günü izleyen 7. günü mesai bitimine kadar yatırılması gerektiğinin belirtildiğini, yine şartnamenin 4. maddesine ise ihaleyi alan kişinin 3. maddede belirtilen ödemeleri süresinde yapmadığı takdirde taşınmazın satış işleminin belediyece tek taraflı feshedileceği ve taşınmaz ile ilgili belediyeye yatırılan her türlü bedelin belediye hesabına irat kaydedilerek ihaleyi alana hiçbir bedel ödenmeyeceği hususunun da düzenlendiği belirtilerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu 140 ada 55 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından düzenlenen 26.07.2011 tarihli şartname doğrultusunda 09.08.2011 tarihli 153 sayılı Belediye Encümen Kararı doğrultusunda 2886 sayılı Yasa uyarınca açık arttırma yolu ile satışa çıkarıldığı, davacının 22.000,00TL teklifte bulunarak en yüksek teklifi verdiğinden taşınmazın satışının davacıya yapılmasına karar verildiği, davacının dosyaya sunmuş olduğu 25.08.2014 tarihli ... tarafından düzenlenmiş 2 adet dekont sureti ve 17.01.2012, 09.08.2011 ve 24.08.2011 tarihli ... Belediyesi tarafından düzenlenmiş tahsilat makbuzu suretlerinden davalı belediyeye dava konusu taşınmazın ihale bedeline ilişkin ödemeler yaptığını ileri sürdüğü, davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddi yerinde ise de davacı tarafından ibraz edilen makbuz ve dekontlar dikkate alınarak davacının davalı belediyeye ihale bedeline ilişkin ödeme yapıp yapmadığı hususu araştırılıp bu bedelin tespiti ile davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.