Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/697
Karar No: 2018/4247
Karar Tarihi: 18.09.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/697 Esas 2018/4247 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/697 E.  ,  2018/4247 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : . Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki (asıl) menfi tespit ve (birleşen) itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı-birleşen dosya davalısı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı-birleşen dosya davalısı vek. Av. ... ile davalı-birleşen dosya davacısı vek. Av. ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Asıl davada davacı vekili, davacı şirket hakkında alacaklı olduğunu iddia eden davalı banka tarafından ... . İcra Müdürlüğünün 2013/4584 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ... . Noterliğinden gönderilen ihtarnameye göre asıl borçlunun ... Elektronik Makine A.Ş. olduğunu ve borcun 2010 yılından sonra doğduğunun anlaşıldığını, davacı şirketin 2008 yılında el değiştirdiğini, asıl borcu doğuran 09/04/2010 tarihli kredi sözleşmesinde davacı şirket yetkililerinin imzası bulunmadığını, bu nedenle kredi borcundan davacı şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını ileri sürerek davacının borçlu olmadığının tespiti ile %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı vekili, davalı banka tarafından ... Elektronik Makina İnşaat San. ve Tic. A.Ş. lehine davacı borçlu ... Hidrolik Makina Sanayi Ticaret A.Ş."nin müşterek borçlu müteselsil kefaletiyle krediler kullandırıldığını, 06/11/1998 tarihli genel kredi sözleşmesi ile 19/03/2003 tarihli genel kredi sözleşmesinin davacı şirket yetkilileri tarafından imzalandığını, 09/04/2010 tarihli sözleşmenin 19/03/2003 tarihli sözleşmenin devamı olduğunun sözleşmede açıkça düzenlendiği, kullanılan kredi borcu ödenmediğinden davacı şirketin sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davacı vekili, dava dışı ... Elektronik Makina İnşaat San. ve Tic. A.Ş."ye davalı şirketin kefaleti ile kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle başlattığı icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalı vekili, asıl davada belirttiği nedenlerle davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava dışı asıl borçlu ile davalı-birleşen davacı banka arasında 06/11/1998 tarihli ve 19/09/2003 tarihli kredi sözleşmelerinin imzalandığı ve bu iki sözleşmede davacı- birleşen davalı ... Hidrolik A.Ş.nin müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu, ancak daha sonra imzalanan 09/04/2010 tarihli 5.000.000,00 TL bedelli sözleşmede davacı- birleşen davalının imzasının bulunmadığı, 19/09/2003 tarihli sözleşmenin "Önceki Sözleşmelerle Taahhütnamelerle Bağlantı Kredinin Arttırılması Sonradan İmzalanabilecek Sözleşmeler Taahhütnameler" başlıklı 46. maddesindeki sonradan kullanılacak kredilerden ve sözleşmelerden sorumluluğa ilişkin düzenlemenin geçerli olduğu, dolayısıyla her ne kadar 09/04/2010 tarihli sözleşmede davacı- birleşen davalının imzası mevcut değil ise de, önceki sözleşmeler ve ayrıca 09/04/2010 tarihli kredi sözleşmenin 54. maddesindeki bu sözleşmenin önceki sözleşmelerin eki ve devamı olduğuna ilişkin düzenleme uyarınca davacı-birleşen davalının borçtan sorumlu olduğu, yürürlük tarihi itibariyle 6098 sayılı TBK"nın somut davada uygulanamayacağından kefaletin geçersizliğinin kabul edilmesinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle asıl menfi tespit davasının reddine, bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar üzerinden birleşen itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davacı-birleşen dava davalısı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı-birleşen dava davacısı banka ile dava dışı kredi müşterisi ... A.Ş. arasında 06/11/1998,19/09/2003 ve 09/04/2010 tarihlerinde imzalanmış 3 ayrı genel kredi sözleşmesi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı-birleşen davalının bu sözleşmelerden sadece 06/11/1998 ve 19/09/2003 tarihli genel kredi sözleşmelerinde kefil olarak imzası bulunmakta, 09/4/2010 tarihli sözleşmede ise imzası bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, ilk kredi sözleşmesinin imzalandığı tarihten son kredinin kullandırıldığı tarihler arası, kullandırılan tüm kredileri kapsayacak şekilde davalı-birleşen davacı bankanın tüm defter, belgeleri ve kayıtları üzerinde yerinde inceleme yaptırılarak takip konusu kredilerin hangi sözleşme kapsamında kullandırıldığının kesin olarak belirlenmesi, kullandırılan krediler davacı-birleşen davalının imzası bulunmayan 09/04/2010 tarihli sözleşme kapsamında ise davacının sorumlu tutulmaması, önceki tarihli genel kredi sözleşmeleri kapsamında ise sadece bu bölümlerden sorumlu tutulması gerekir. Mahkemece bu şekilde bir incelemeyi içermeyen eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davacı-birleşen davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı-birleşen davalı yararına takdir edilen 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı-birleşen davacıdan alınarak davacı-birleşen davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısına iadesine, 18/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi