Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/361
Karar No: 2021/9055
Karar Tarihi: 29.06.2021

Danıştay 6. Daire 2021/361 Esas 2021/9055 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/361
Karar No : 2021/9055

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) :1- …, 2- …
3- …, 4- …
5- …, 6- …
7- …, 8- …
9- …, 10- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN ÖZETİ : Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, … Mahallesi, … ada, .. parsel sayılı yerde kayıtlı taşınmazın, imar planında ''yol, park ve mezarlık alanı'' olarak kamu hizmetine ayrıldığı, mülkiyet haklarının kısıtlandığı, taşınmazdan fiili olarak yararlanılamadığı gibi plandaki konumundan dolayı hukuki tasarrufta da bulunamadıkları ileri sürülerek, kamulaştırmasız el atma nedeniyle uğranıldığı belirtilen 20.000,00-TL (ıslah sonrası 217.155,09-TL) maddi zararın yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılan davada, davanın kabulüne, davalı idarelerin belirtilen sorumluluğu çerçevesinde 20.000,00-TL maddi tazminatın davacıların hisseleri oranında ilk dava açma tarihi olan 05.12.2018 tarihinden, ıslah edilen 197.155,09-TL maddi tazminatın yine davacıların hisseleri oranında 17.05.2019 tarihli ıslah dilekçesinin davalı idarelere tebliğ edildiği 20.05.2019 ve 21.05.2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarelerce davacılara ödenmesi yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun (faiz başlangıcı dava tarihi olarak düzeltilerek) reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrasının ikinci bendinde, temyiz incelemesi sonucu Danıştay'ın kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onayacağı hükmüne yer verilmiştir.
Kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tam yargı davaları, adli yargıdaki fiili el atma nedeniyle açılan kamulaştırmasız el atma davalarından farklı olarak; 3194 sayılı Kanun kapsamında açılan davalar olduğundan hükmedilecek faizin; dava açma tarihi itibarıyla talep edilen miktar için dava tarihinden, miktar artırım (ıslah) dilekçesiyle artırılan kısım için ise ıslah tarihinden itibaren hesaplanması gerekmektedir.
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında istinaf incelemesi yapılan Mahkeme kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda, davaya konu taşınmazın değerinin dava açma tarihi dikkate alınarak, Aralık 2018 tarihi itibarıyla hesaplandığı, ıslah dilekçesinin ise 17.05.2019 tarihinde Mahkeme kayıtlarına girdiği, Mahkemece ıslah edilen kısım yönünden faiz başlangıcı ıslah dilekçesinin davalı idarelere tebliğ tarihi olarak belirlendiği ancak temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında, faiz başlangıcının ıslah edilen kısım yönünden de dava tarihi olarak belirlenmek suretiyle düzeltildiği anlaşılmakla, dosyanın geldiği aşama ve temyize sadece davalı idareler tarafından gelinmiş olması da dikkate alınmak suretiyle, temyiz incelemesi yapılan Bölge İdare Mahkemesi kararındaki ''Tazminat Miktarının Arttırılmasına İlişkin Islah Halinde Faiz Uygulanması'' başlıklı bölümün son paragraf hariç olmak üzere karar metninden çıkarılmasına, kararın son paragrafında yer alan ''...ıslah edilen tutara işletilecek yasal faize ilişkin kısımlarında geçen, 'ıslah edilen 197.155,09-TL maddi tazminatın ise ıslah tarihi olan 17/05/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle' ibarelerinin '197.155,09-TL maddi tazminatın iş bu dava tarihinden (05/12/2018) itibaren işletilecek yasal faiziyle' şeklinde DÜZELTİLMEK suretiyle...'' ifadesinin hükümden çıkarılmasına; … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın düzeltilerek ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 29/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

KARŞI OY (X):

Tam yargı davalarında istemle bağlı olma kuralının sebep olduğu hak kayıplarının giderilmesi amacıyla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 16. maddesinin 4. fıkrasına, 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile; "Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir." cümlesi; aynı Kanun'un 5. maddesi ile de, 2577 sayılı Kanun'a Geçici 7. madde ile "Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dâhil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır." hükmü eklenmiştir.
Faiz, idarenin tazmin borcu bağlamında, kişilerin, idarenin eylem ve/veya işlemlerinden dolayı uğradıkları zararların giderilmesi istemiyle başvurmalarına karşın, idarenin zararı kendiliğinden ödemeyip, yargı kararıyla tazminata mahkûm edilmesi sonucunda, idarenin temerrüde düştüğü tarihten tazminatın ödendiği tarihe kadar geçen süre için 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'a göre hesaplanacak tutarı ifade etmektedir.
Dava şartı olan ön karar için idareye yapılan başvuruda ihlal edilen hakkın yerine getirilmesinin istenilmesi esas olup, idare ile işin esasında ihtilafa düşüldükten, başka bir ifadeyle, tazminatın ödenmesi istemiyle idareye yapılan başvuru üzerine, bu istemin idare tarafından açıkça veya zımnen reddi üzerine, idarenin, tazminat istemi karşısında direnmeye (temerrüde) düşürüldükten sonra davacının tazminat miktarını dava açarak talep edebileceği, açılacak davada talep edilecek tazminat miktarının serbestçe tayinine hukuki bir engel bulunmamakla birlikte, talep edilecek tazminat miktarının yüksek tutulması durumunda davacının talep ettiği tutar ölçüsünde ödemek zorunda kalacağı ve bu tür davalarda nispi olarak belirlenen yargılama harçlarının da yüksek olacağı, bunun da mahkemeye erişim hakkını kısıtlayacağı açık olmakla birlikte, uğranılan zararın gerçek miktarının Mahkeme tarafından yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda net bir şekilde ortaya çıkması durumunda, ortaya çıkan bu gerçek zararın tamamının tazmini amacıyla verilen miktar arttırımına (ıslah) ilişkin dilekçenin yeni bir dava niteliğinde olmayıp, mevcut davada talep edilen tazminat miktarının ıslah suretiyle arttırımına olanak sağlayan yasal bir hakkın kullanımına ilişkin olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, arttırılan tazminat miktarı yönünden davanın kabul edilmesi halinde, yasal faizin başlangıcının bu miktar yönünden de, idarenin uyuşmazlığın esasında temerrüde düştüğü tarih olduğu sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, davacıların ilk dava açarken yüksek oranlı yargılama harçları vb. nedenlerden dolayı tazminini istedikleri bedel dava dilekçesinde düşük belirtilmiş ise de, davacıların tazminine karar verilmesi konusunda gerçek iradelerini yansıtan miktarın, ıslah ile arttırılan gerçek zararları olduğunun, bu gerçek zararın, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi veya ıslah dilekçesinin verildiği tarihte değil, esasen olay tarihinde ya da idarelere başvuru tarihinde ortaya çıktığı, ancak davacılar tarafından miktarı tam olarak bilinemediğinden ve tespit edilemediğinden dava açılırken talep edilemeyen bir zarar olduğunun kabulü çerçevesinde bakılan davada, bilirkişi raporunda taşınmaz değeri dava tarihi (05.12.2018) itibarıyla belirlendiğinden ıslah suretiyle davanın konusu haline gelen taşınmaz değerinin tamamına dava açma tarihinden itibaren faiz uygulanmak suretiyle tazmine karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, Mahkeme kararında yer alan faizin başlangıç tarihine yönelik ifadelerin, hüküm fıkrasından çıkarılması ve faizin başlangıcının bedelin tamamı için dava tarihi olarak düzeltmesi yapılarak verilen istinaf isteminin reddine dair temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi