Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/1606
Karar No: 2010/5676
Karar Tarihi: 10.5.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2010/1606 Esas 2010/5676 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, icra takibi nedeniyle tahliye isteğiyle açılan davada davalı tarafın tebligat yöntemine uygun şekilde davet edilmediğini ve taraf teşkili sağlanmadan karar verilemeyeceğini belirtmiştir. HUMK'nun 73. maddesi gereği mahkeme tarafları dinlemeden ve iddia ve savunmalarını bildirmeleri için uygun şekilde davet etmeden karar veremez. Tebligat işlemi, muhatabına ulaşması ve belgelendirilmesi amacını taşımaktadır. Tebligat yasasının 20,21. maddeleri ve Tüzüğün 28. maddesi gereği tebligat memurunun adreste bulunmama sebebini tahkik etmek için komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından beyanlarını alarak yazıp imzalaması gerekir. Kararda geçen kanun maddeleri HUMK'nun 73. maddesi ve Tebligat Yasası'nın 20,21. maddeleri ve Tüzüğün 28. maddesidir.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2010/1606 E.  ,  2010/5676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :... İcra Mahkemesi

    İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, kesinleşen icra takibi nedeni ile tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, her şeyden önce tarafların yargılama gününü bilmeleri ile mümkündür. HUMK.nun 73.maddesi, “mahkeme tarafları dinlemeden,onları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için uygun şekilde davet etmeden hükmünü veremez” kuralını içermektedir. Hukuk mahkemelerinde asıl olan tarafların huzuru ile yargılamanın yürütülmesi olup usulün olanak tanıdığı hallerde duruşmaya gelinmese dahi tarafın yokluğunda yargılamanın yürütüldüğü haller de vardır. Bu gibi durumlarda gerekli uyarıyı taşıyan çağrı kâğıdının tebliğ edilmesinden ve yasaya uygun taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi, kanıtlar toplanarak sonuca ulaşılması gereklidir. Tebligat, bilgilendirme özelliği yanında belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. 7201 sayılı Tebligat Yasası ve Tüzüğünün amacı da tebliğin muhatabına ulaşması konusu ile ilgili olarak kişilerin bilgilendirilmesi ve bunun belgeye bağlanmasıdır.
    Tebligat Yasasının 20,21 ve Tüzüğün 28. maddesi gereğince muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan her biri gösterilen adreste bulunmaz iseler tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesini muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazıp imzalaması gerekir.
    Olayımıza gelince; davalı ... adına tebliğe çıkarılan dava dilekçesi Tebligat Yasasının 21. maddesi gereğince tebliğ edilmiş ise de, komşu imzası veya imzadan imtina ettiğine dair açıklama alınmadan tebliğ edilmiştir. Bu durumda dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye yöntemine uygun şekilde tebliğ edilmemiştir. Taraf teşkili sağlanmadan karar verilemez. Mahkemece yapılacak iş, davalıya dava dilekçesi ve duruşma gününün yöntemine uygun şekilde tebliğinin sağlanması bu şekilde taraf teşkili yapıldıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi