12. Hukuk Dairesi 2015/34486 E. , 2016/16213 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından takip borçlusu ... ve 3. kişi ..."ya karşı tasarrufun iptali davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 27.02.2007 tarih ve 2005/651 Esas, 2007/26 Karar sayılı ilamıyla "" ...Davanın, ... icra müdürlüğü 2003/139 ve 140 esas sayılı takip dosyaları nedeniyle dava konusu edilen tasarruflardan: C-... 22 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki payın davalı...tarafından davalı ..."na satışına dair işlemin icra dosyasındaki alacak miktarınca iptaline, E-...3923 ada 15 parsel sayılı taşınmazdaki pay devrine ilişkin tasarruflar yönünden: b- Davalı ... yönünden bu taşınmazın bilirkişi ...r’in 17.01.2007 havale tarihli raporuyla devir tarihindeki değeri olan 116.574,00 YTL bedelle faiz yürütülmeksizin sorumlu tutulmasına ve bu bedelin icra dosyasındaki alacağı geçmemek üzere davalı ..."ndan tahsili ile davacı alacaklıya ödenmesine..."" karar verildiği, bilahare, şikayetçi ..."nun, icra müdürlüğüne yaptığı başvuruda; anılan ilam uyarınca, ...1. İcra Müdürlüğü"nün 2003/139 E. ve 140 E. sayılı takip dosyaları için sadece 116.574,00 TL bedelle faiz yürütülmeksizin sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle, her iki takip dosyasında daha önce yapılan tahsilatların belirtilen miktardan düşülmesi suretiyle hesaplanan bakiye miktarın tarafına bildirilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce, şikayetçinin hem 2013/139 E. sayılı dosyasından faiz işletilmeksizin 116.574,00 TL bedelle, hem de 2013/140 E. sayılı dosyasından faizsiz 116.574,00 TL bedelle sorumlu olduğundan bahisle bakiye borç miktarlarını belirlediği, bunun üzerine şikayetçinin 16.04.2015 tarihli dosya hesabı işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir.
İİK"nun 283/1. maddesinde; ""Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını istiyebilir"" hükmüne yer verilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; ""İptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taallük ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (Davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkum edilir"" hükmü yer almaktadır.
Öte yandan, ilamda faiz hakkında bir hüküm bulunmasa dahi, ilamda yazılı alacak karar tarihinde muaccel olacağından bu tarihten itibaren faiz istenebilir (HGK".nun 5.4.2010 tarih ve 2000/12-739 E.- 2000/746 K.).
Somut olayda, yukarıda değinilen tasarrufun iptali ilamı uyarınca, şikayetçi ..."nun, gerek ...1. İcra Müdürlüğü"nün 2003/139 E. ve gerekse aynı icra müdürlüğünün 2003/140 E. sayılı her iki takip dosyası bakımından elinden çıkarmış olduğu 3923 ada 15 parsel sayılı taşınmaz yönünden sorumluluğu, alacaklının alacağından fazla olmamak kaydıyla 116.574,00 TL bedelle, yani tek miktarla sınırlıdır. Zira, tahsiline hükmedilen bu bedel, elden çıkarılan taşınmaz yerine geçen değere isabet eden nakten tazminat niteliğindedir. Diğer taraftan, söz konusu kararda faiz hakkında bir hükmün yer almadığı görülmektedir. Bu durumda, ilamda yazılı 116.574,00 TL alacağa, muaccel hale geldiği karar tarihi olan 27.02.2007 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi mümkündür. Dolayısıyla, 116.574,00TL"ye, açıklanan ilkeye uygun yasal faiz hesaplanması gerektiği açıktır. Şikayetçi ..."nun ilamda geçen 22 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden de sorumluluğunun bulunduğu kuşkusuzdur. Sözü edilen taşınmaza ilişkin şikayetçinin, hem ...1. İcra Müdürlüğü"nün 2003/139 E. sayılı dosya alacağı kadar, hem de aynı icra müdürlüğüne ait 2003/140 E. sayılı dosya alacağı kadar sorumluluğu bulunmakta olup, alacaklı, anılan taşınmaz üzerinde, her iki icra dosyasından da alacak ve ferileriyle sınırlı olarak cebri icra yoluyla hakkını alma yetkisini haizdir.
Hal böyle olunca, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yukarıda belirtilen açıklamalar gözetilmeden, tasarrufun iptali ilamına aykırı biçimde ve şikayetçinin sorumluluğunu daraltacak şekilde şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.