17. Hukuk Dairesi 2013/1937 E. , 2013/18157 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalılar vekili ve ihbar olunan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu mobilete çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün 3/8 oranında kusurlu olduğunu, müvekkilinde %40 daimi maluliyet meydana geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.000,00 TL işgöremezlik tazminatı ile 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini 47.591,31 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalılar vekili, kaza esnasında davacının mobilette yolcu olmadığını, mobileti kullandığını ve alkollü olduğunu, kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 47.591,31 TL maddi tazminat ile 2.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalılar vekili ve ihbar olunan ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu meydana gelen geçici ve daimi maluliyet nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, davacıdaki maluliyet oranı, kazanın oluşumundaki kusur oranları da gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
3-İhbar olunan ..., her ne kadar hükmü temyiz etmiş ise de, davada ihbar olunan sıfatı dışında başkaca bir sıfatı da bulunmayıp aleyhine hüküm de oluşturulmadığı ve bu nedenle hükmü temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla, ihbar olunanın temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle İhbar Olunan ..."in temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve ihbar olunan ..."e geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 2.651,13 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 23/12/2013 gününde oybirliği ile karar verildi.