Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/15348 Esas 2013/18151 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15348
Karar No: 2013/18151
Karar Tarihi: 23.12.2013

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/15348 Esas 2013/18151 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/15348 E.  ,  2013/18151 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalıya ait aracın müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta hasara neden olduğunu ve hasar bedelinin davacı tarafından ödendiğini, alacağın rücuen tahsili için davalı aleyhine ...İcra Müdürlüğünün 2012/8875 sayılı dosyasından yapılan icra takibine itiraz nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek, 24.250,00 TL. asıl alacak üzerinden yapılan takibe vaki itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 13.225,00 TL. asıl alacak yönünden davanın kısmen kabulüne, fazla istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-)Dava, Türk Ticaret Kanununun 1301. (yeni TTK 1472) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsili amaçlı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticarî dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa,
    aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır.
    Somut olayda, davacı ... şirketinin sigortalısının halefi olarak açtığı davada, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekir.
    Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır.
    O halde, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının incelenip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2-)Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.