3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2751 Karar No: 2019/4910 Karar Tarihi: 11.03.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/2751 Esas 2019/4910 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 3. Çocuk Mahkemesi, bir çocuğun kasten yaralama suçundan dolayı 1 yıl 7 ay 13 gün hapis cezası aldığını ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini belirterek, denetim süresinin 3 yıl olarak belirlendiğini ifade etti. Ancak, çocuğun deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlediği gerekçesiyle, suçun açıklanmasına karar verildiği kaydedildi. Adalet Bakanlığı, verilen kararın kanun yararına bozulmasını talep etti ve Yargıtay Ceza Dairesi de bu talebi kabul etti. Mahkemenin temel cezanın alt sınırdan uzaklaşmaması ve cezanın anılan kanun maddesine göre sadece bir kez artırılabileceği hususlarında hatalı karar verdiği belirtilerek, kararın bozulmasına karar verildi. Kararda, suça sürüklenen çocuğun cezalandırılmasına ilişkin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/1, 86/3-e, 87/1-son, 87/3, 29, 31/3 ve 62/1. maddeleri detaylı ve açıklayıcı bir şekilde yer almaktadır.
3. Ceza Dairesi 2019/2751 E. , 2019/4910 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ...’nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/1, 86/3-e, 87/1-son, 87/3, 29, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 7 ay 13 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl denetim süresi belirlenmesine dair İzmir 3. Çocuk Mahkemesinin 23.12.2015 tarihli ve 2015/483 Esas, 2015/755 sayılı kararının itiraz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle yapılan yargılama sonucunda hükmün açıklanmasına, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Kanun"un 86/1, 86/3-e, 87/1-son, 87/3, 29, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 7 ay 13 gün hapis cezası ile cezaladırılmasına ilişkin İzmir 3. Çocuk Mahkemesinin 01.02.2018 tarihli ve 2017/986 Esas, 2018/95 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 31.01.2019 tarih ve 2018/3796 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.02.2019 tarih ve 2019/13641 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, 1) Suça sürüklenen çocuğun eylemi sonucu katılanın hem yüzde sabit iz kalacak hem de kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı anlaşılmakla, iki nitelikli halin bir arada bulunması nedeniyle, 5237 sayılı Kanun"un 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayini gerektiğinin gözetilmemesinde, 2) Yaralama eyleminin katılanda, 5237 sayılı Kanun"un 87. maddesi kapsamında birden fazla sonucu aynı anda oluşturması durumunda suça sürüklenen çocuğa verilen cezanın anılan maddeye göre ancak bir kez artırılabileceği, bu durumun temel cezanın belirlenmesi sırasında alt sınırdan ayrılma nedeni yapılabileceğinin gözetilmemesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı. Gereği görüşülüp düşünüldü: Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İzmir 3. Çocuk Mahkemesinin 01.02.2018 tarihli ve 2017/986 Esas, 2018/95 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.