5. Ceza Dairesi 2016/3713 E. , 2018/4505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet, zamanaşımı nedeniyle düşme
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Katılan vekilinin temyiz dilekçesinin içeriğine göre temyizinin tefecilik suçundan kurulan düşme hükümlerine yönelik olduğu gözetilerek, incelemenin katılan vekilinin tüm sanıklar yönünden kurulan düşme hükümlerine, sanıklar ve müdafiilerin ise haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... haklarında kurulan düşme hükümleri ile ... hakkındaki mahkumiyet ve düşme hükümlerinin incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüş, ceza tayini sırasında 100 gün adli para cezasından TCK "nın 43. maddesiyle yapılan artırımın hesap hatası sonucu "125 gün" yerine "120 gün" ve buna bağlı olarak sonuç adli para cezasının "2080 TL" yerine "2000 TL" şeklinde eksik belirlenmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak gereği yerine getirilmek delilleri takdir ve gerekçeleri gösterilmek suretiyle kurulan mahkumiyet ve düşme hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan vekili ve sanık ... müdafiin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet ve düşme hükümlerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdur ..."a yönelik eyleminden dolayı açılmış bir dava bulunmamasına rağmen sanık hakkında bu eylem nedeniyle de düşme kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasındaki sanık hakkında düşme kararının verildiği (9) nolu benddeki "..." ibaresinin çıkartılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, mahkumiyet hükmünün ise DOĞRUDAN ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kurulan düşme hükmünün incelenmesinde;
Mağdur ..."ın kovuşturma aşamasında alınan beyanında faiz karşılığı ödünç parayı 2005 yılının 9-10. aylarında aldığını belirtmesi karşısında suç tarihinin bu tarih olduğu kabul edilerek yargılamaya devamla bir karar verilmesi gerekirken kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak inceleme tarihi itibariyle zamanaşımının gerçekleştiği nazara alındığında bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet ile sanık ... hakkında kurulan düşme ve mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde ise;
01/12/2015 tarihinde verdiği kararla yargılamadan el çeken mahkemenin daha sonra kendiliğinden dosyayı ele alarak sanık ... hakkında verdiği 03/12/2015 tarihli ek kararın hukuksal değerden yoksun ve yok hükmünde olduğu gözetilerek yapılan incelemede,
Sanık ..."nın hükümden önce 30/06/2014 tarihinde öldüğü UYAP sisteminden temin edilen nüfus kaydından anlaşıldığından, bu husus mahallinde araştırılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nın 64 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu,
Mağdur ..."nun beyanında 2000 yılından itibaren faiz karşılığı ödünç para alıp sanık ..."ya temlik senetleri verdiğini söylediği ve mahkemece suç tarihinin 2005 yılı Haziran ayı olarak kabul edildiği, yine mağdur ... yönünden de suç tarihinin 2006 yılı olarak gösterildiği ancak adı geçen müştekinin soruşturma aşamasında borç para aldığı tarihi net belirtmediği, kovuşturma aşamasında ise dinlenilmediği nazara alındığında, zamanaşımı süresinin dolup dolmadığının tayini bakımından suç tarihinin belirlenmesi gerektiği ve tefecilik suçunda suç tarihinin kazanç elde etmek amacıyla ödünç paranın verildiği tarih olduğu hususları nazara alınarak, sanığın mağdurlara borç verdiği tarihin tespiti sonrasında hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Ceza tayini sırasında 100 gün adli para cezasından TCK"nın 43. maddesi ile yapılan artırımın hesap hatası sonucu "125 gün" yerine "120 gün" ve buna bağlı olarak sonuç adli para cezasının "2080 TL" yerine "2000 TL" şeklinde eksik belirlenmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekili ve sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan mahkumiyet hükümlerine yönelik aleyhe temyiz bulunmadığından kazanılmış hak saklı tutulmak suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 19/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.