22. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5443 Karar No: 2015/6740 Karar Tarihi: 04.11.2015
Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/5443 Esas 2015/6740 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bingöl 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 2011 yılında gerçekleştirilen bir hırsızlık olayına ilişkin verilen kararı temyiz etti. Yerel mahkeme tarafından verilen kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya incelendi ve diğer temyiz itirazları reddedildi. Ancak, kararda üç eksiklik tespit edildiği belirtildi. İlk olarak, sanığa ait olduğu iddia edilen işyerlerinin farklı kişilere ait olup olmadığı ve sanığın bu durumdan haberdar olup olmadığının belirlenmesi gerektiği belirtildi. İkincisi, sanığın tamamlanmayan eylemi nedeniyle yazılı şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu ifade edildi. Son olarak, suça sürüklenen çocuk için atanan avukatlık ücretinin yargılama gideri olarak yükletilmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin düzenlemelerine aykırı olduğu belirtildi. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu. Kanun maddeleri olarak, CMK'nın 150/2. maddesi (zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücreti konusu) ve 5271 sayılı CMK (savunma avukatının görevlendirilmesi için yapılan Baro yazışmaları) belirtilmiştir.
22. Ceza Dairesi 2015/5443 E. , 2015/6740 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2012/85516 MAHKEMESİ : Bingöl 2. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 17/02/2012 NUMARASI : 2011/259 (E) ve 2012/93 (K) SUÇ : Hırsızlık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Olay yeri fotoğrafları ve dosya kapsamına göre, müştekilere ait işyerlerinin Kervansaray akaryakıt istasyonu ve dinlenme tesislerindeki aynı müştemilat içinde birbirine yakın olduğunun anlaşılması karşısında, sanığa bu işyerlerinin farklı kişlere ait olduğunu bilip bilmediği sorularak, ve ayrıca işyerlerinin farklı kişilere ait olduğunun anlaşılabilir olup olmadığı da belirlenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanığın müşteki M.. K.."a ait işyerinden bir adet murc ve anahtar çalarak, bu aletlerle hemen yandaki müşteki S.. Y.."e ait büfenin kapısını açmaya çalıştığı, bu sırada büfenin içerisinde bulunan tanık M.. Y.."in görmesi üzerine aletleri bırakarak kaçtığının anlaşılması karşısında; eylemin tamamlanmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, 3-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, mahkemesince Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocuğu savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, soruşturma ve kovuşturma evresinde atanan zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, suça sürüklenen çocuğa Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olacak şekilde yargılama gideri olarak yükletilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk V.. Ç.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.