21. Hukuk Dairesi 2019/1139 E. , 2020/2056 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
A)Davacı İstemi: Davacı, 01/01/2002 - 31/12/2003 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kurlu olduğunun tespitini talep etmiştir.B)Davalı Cevabı: Davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararı : " 01/01/2002 - 31/12/2003 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine " karar verilmiştir.İstinaf Başvurusu ; Davalı Kurum vekili; kuruma intikal eden kesintisi bulunmayan tarihler için kurumca işlem yapılmadığı, eksik araştırma ile karar verildiği gerekçeleriyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı : " Davalı tarafın istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Yasa"nın 353/1-b-1 hükmü gereğince ESASTAN REDDİNE, " karar verilmiştir.
E)Temyiz: Davalı kurum vekili istinaf talebindeki gerekçelerle kararı temyiz etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, davacının 01/01/2002 - 31/12/2003 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının ...Fabrikasına verdiği süt nedeniyle tevkifat kesintisine istinaden tarım sigortasına kayıt ve tescil edildiği, 01/07/1997-31/12/2001 tarihleri arası sigortalılık tescili yapıldığı, ancak davacı tarafından prim borcu ödenmediğinden yasa gereği kurum tarafından durdurulduğu, ihya talebinde bulunan davacıya borç tutarı tebliğ edildiği, ancak yine bir ödeme yapılmadığı, davacının Nisan 2001 tarihinden sonra prim tevkifatı bulunmadığı gibi herhangi bir resmi kurum ya da kuruluşa da tarım faaliyetine ilişkin kaydının bulunmadığını anlaşılmaktadır.Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.Somut olayda, uyuşmazlık konusu 01/01/2002 - 31/12/2003 tarihleri arasında tarımsal faaliyete ilişkin ürün teslimi olup olmadığı varsa ilgili prim kesintilerine ilişkin müstahsil makbuzları dosya içerisine alınmadan, başkaca prim kesintisi ve/ veya ürün teslimi olup olmadığı araştırılmadan, prim kesintisi ve ürün teslimine ilişkin belge bulunmayan sürelerde Tarım Bağ-Kurlu olunduğunun kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Yapılacak iş, davacının uyuşmazlığa konu dönem içinde ürün teslimine ilişkin varsa müstahsil makbuzlarını istemek, yine davacının ihtilaflı dönemde başka sigorta kollarından sigortalılığı bulunup bulunmadığını davalı kurumdan sormak, prim kesintisi ve ürün teslimi bulunmayan yıllarda, prim kesintisi veya ürün tesliminin bulunup bulunmadığı araştırılarak, bulunmadığının anlaşılması halinde davanın reddine karar vermekten ibarettir.O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge Adliye Mahkemesince davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı kaldırılmasına ve ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.