Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5519
Karar No: 2019/12937
Karar Tarihi: 24.12.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/5519 Esas 2019/12937 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2018/5519 E.  ,  2019/12937 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi


    .. . Bölge Adliyesi Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının davacı vekilince mürafaa talepli olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Mürafaa için belirlenen günde duruşmalı temyiz eden davacı vekili avukat ... geldi. Hazır olan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra kararın açıklanması başka güne bırakıldı. Yapılan incelemede temyiz dilekçesinin süresinde verildiğinin anlaşılması üzerine, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, dava dışı ... ile 14/12/2015 tarihinde resmi olarak evlendiklerini, düğünlerine 1 ay kala şehit olduğunu, şehit haberi üzerine uzunca bir süre kendisine gelemeyen davacının bir süre davalılar ile birlikte yaşadığını, davalıların "Sen artık bizim kızımızsın, oğlumuzun yadigarısın. İleride evlensen bile senin düğününü yapmak bizim boynumuzun borcu" diyerek davacıya destek oluyormuş gibi göründüklerini, davalıların eşinin ölümü nedeniyle davacıya SGK tarafından ödenen paradan borç istediklerini, davacının da... A.Ş."de bulunan vadesiz mevduat hesabına SGK tarafından gönderilen 76.823,07.-TL"yi, 02/05/2016 tarihinde hesabından çekerek aynı anda, davalı ..."nın aynı bankada bulunan hesabına elden yatırdığını, yine aynı gün 02/05/2016 tarihinde davacıyı da alarak ... ... Bankası Karesi Şubesine giden davalıların burada davacı için Türk Silahlı Kuvvetleri Dayanışma Vakfı tarafından vadesiz hesabına yatırılan 61.830,90-TL meblağın 10.374,06.-TL"sini o dönemin kurundan hesaplanarak 3700 USD satın alındığını ve aynı banka şubesinde davacı adına açılan dolar hesabına yatırılan 3700 Amerikan Doları ile davalıların kendi adlarına umre başvurusu için hesaptan tahsilat yapıladığını, davalıların davacıdan borç alıyoruz diyerek toplam 87.197,13.-TL para aldıklarını ve geri ödemediklerini, ayrıca davalıların, davacıya nikahta ve nişanda takılan 6 adet bilezik ile küpe ve kolyeden oluşan altın takı setini de kendi evlerinin daha güvenli olduğunu söyleyerek muhafaza etmek için davacıdan aldıklarını, davalıların bu ziynetleri de iade etmekten kaçındıklarını belirterek davalılara borç olarak verilen 87.197,13.-TL" nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile ziynet eşyalarının öncelikle aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydı ile ziynet eşyalarının bedeli olarak şimdilik 13.000,00.-TL"nin dava tarihinden itibaren davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davacıdan borç almadıklarını ayrıca ziynet eşyalarının kural olarak kadında bulunduğunun kabul edildiğini ve kendilerine herhangi bir ziynet eşyası verilmediğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 87.197,13 TL üzerinden açılan para alacağına ilişkin davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 10/10/2017 tarihli celsede sözlü ıslah talebi ile açılan 17.250,00 TL değerindeki altın alacağı davasının reddine karar verilmiş; hükme karşı, taraflar istinaf yoluna başvurmuşlardır.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/01/2018 tarih 2016/419 -2018/13 sayılı kararının kaldırılmasına, HMK"nın 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacının davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı eldeki dava ile davalılara borç olarak vermiş olduğu 87.197,13 TL"nin tahsili ile muhafaza amaçlı verilen ziynet eşyalarının bedeli 17.250,00 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulü ile borç olarak verilen 87.197,13 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ziynet bedeli yönünden ise talebin reddine karar verilmiş, tarafların istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, "HMK"nun 355.maddesi gereğince istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, davacının ziynet eşyalarının davalılara teslimini ispat edemediğinden bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine, davacının davalılara borç olarak para verdiğini yasal delillerle ispat edemediği anlaşıldığına göre davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeple esas bakımından kabulü ile bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulması" gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporundaki tespitler ışığında, davacının 02.05.2016 tarihinde, kendi hesabından 76.823,07 TL çektiği, yine aynı tarihte, davacıya ait başka bir hesaptan 10.374,06 TL"nin dönem kurundan TL karşılığı olarak 3700 USD alınarak davacıya ait döviz hesabına yatırıldığı, bu miktardan 1850 USD davalı ..., 1850 USD davalı ... adına "umre başvurusu tahsilatı olarak çekildiği", davalı ..."ya ait banka hesabına yine aynı tarih olan 02.05.2016 tarihinde toplam 113.523,64 TL yatırıldığı, bu bedelin içinde davacının hesabından çektiği 76.823,07 TL"nin de bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle davacının davalılara, 76.823,07 TL ile 3700 USD "nin dönem kuru karşılığı 10.374,06 TL"nin toplamı 87.197,13 TL borç verdiğinin kabulü gerekir. O halde, 87.197,13 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince bu husus gözetilmeden davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, 2.037,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 35,90 TL harcın istek halinde iadesine, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 24/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi